Sosyalist İşçi 229 (13 Ocak 2005)

 

Sayfa 6: Dünya

Aceh'de hem tsunami hem de devlet vuruyor
Endonezya'nın Aceh bölgesinde köyler, kasabalar haritadan silindi. En ağır kayıplar Aceh'te. Yardım kuruluşları ölü sayısının çok daha fazla artabileceğini söylüyorlar. Endonezya hükümeti Aceh'e giden yardımları engelliyor.
Aceh'ta hayat tsunamiden önce de çok zordu. Halk yıllardır Endonezya'dan ayrılmak için mücadele ediyor ve ağır baskı altında.
Bei yıl önce bölgenin başkenti Banda Aceh'teki Büyük Cami'nin önünde bir milyon kişi bağımsızlık için gösteri yapmıştı. Halk referandum istiyor.
Ancak Endonezya hükümeti bağımsızlık isteyenlere karşı acımasızca saldırıyor. 2003 Mayıs ayından buyana 2 bin kişi Endonezya ordusu tarafından öldürüldü. Aceh sıkıyönetim altında.
1989'dan 1998'e kadar süren önceki sıkıyönetim döneminde de 10 bin Acehli ordu tarafından öldürülmüştü. Birçok Acehli kaybolurken çok sayıda kadına da tecavüz edildi.
Bölgeden yeni dönen Allan Nairn tsunamiden önceden onbinlerce Acehlinin topraklarından koparılarak zorla göç ettirildiğini anlatıyor.
Nairn, "şimdi binlerce Acehli toplu mezarlara dolduruluyor. Daha öncede ordunun öldürdükleri böyle gömülürdü" diyor.
Depremin Aceh'te 60 bin kişi öldürüdüğü sanılıyor. Ancak bu sayının daha da artması mümkün.
Endonezya hükümeti uluslararası yardım kuruluşlarının Aceh'e gitmesini engelliyor. Amerikalı bir yardım kuruluşunun bölgedeki yetkilisi bu engellemenin ağır kayıplara neden olduğunu ifade ediyor.
Endınezya İnsan hakları Kuruluşu, Tapol, Endonezya hükümetini Aceh'e yardım göndermemek ve yardım kuruluşlarını engellemekle suçluyor. Tapol'a göre bölgeye sadece 2 helikopter gönderilmiş durumda.
Bölgeye yardım ulaştırmaya çalışan aktivistler Endonezya hükümetinin tsunami felaketine rağmen askeri operasyonlara devam ettiğini ve halkın olağanüstü yılgın olduğunu anlatıyorlar.
Aktivist Nairn'e göre Endonezya Hükümeti Aceh'te politik olarak kazanamayacağını biliyor ve bu nedenle halkın üzerinde çok ağır bir terör uyguluyor. Gene Nairn2e göre polis ve ordu birlikleri arasında çok yaygın bir yozlaşma var.
Aceh'te halk seyahat etme özgürlüğüne sahip değil.
Tsunami'den sonra Endonezya Hükümeti Aceh'e 15 bin yeni asker gönderiyor. Endonezya gizli servisi CIA tarafından finanse ediliyor. Tsunamiden bir kaç gün önce bölgeye 400-500 gizli servis elamanı gönderildi.
Aceh'te çok zengin doğal gaz yatakları var. Amerikan Exxon-Mobil şirketi tarafından işletilen bu doğal gaz yataklarının kazancı bölgeye hiçbir biçimde geri dönmüyor.


Kaybolan yardımlar
Tsunami felaketi için batılı ülkelerin göndermeyi vaad ettikleri yardımlar aslında tam anlamıyla utanç verici. Çoğu ülkede halkın topladığı yardımların hükümetlerin göndermeyi vaad ettiklerinden daha fazla olması bir yana, önceki felaketler gösteriyor ki bu yardımlar için çok zaman söz veriliyor ama yardımlar yollanmıyor. Gönderilenler ise genellikle ya orduya gidiyor ya da asıl hedefine ulaşmadan kayboluyor.
Örneğin 2003 Aralık ayında İran’daki deprem için 500 milyon dolar gönderileceği söylendi ama bir yıl sonra bunun ancak 9 milyonu İran’a gitti.
Nikaragua, Honduras, Bangladesh, Hindistan’ın Gujarat eyaleti hep aynı gerçeği yaşadılar.
ABD’nin İran’a gönderdiğini iddia ettiği yardım ise asıl olarak askeri destek.
ABD böylesi bir askeri desteği çok uzun zamandır Endonezya’ya zeten yolluyor. Endonezya ordusu Batı Timorlardaki ya da Sumatra’daki Ache bölgesindeki ayaklanmaları ezmeye çalışırken ABD ordusu zaten hep yanındaydı.

Bizi yoksul bırakan sistem tsunaminin sonuçlarını ölümcül yaptı
Sumatra adasının yakınlarında olan depremin yarattığı dalgalar Sri Lanka'da büyük kayıplara neden oldu. Kıyıdan bir kilometre içerde dahi binalar yıkıldı.
Yaklaşık 20 bin ölü olduğu tespit edildi. Bazıları tsunaminin doğrudan vurduğu bölgelerde olmayan yaklaşık bir milyon insanın ise evsiz, barksız kaldığı biliniyor.
Birçok insan koşabildiği kadar hızla yüksek bölgelere koşarak canlarını kurtardılar. Şimdi onlar derme çatma kamplarda barınmaya çalışıyorlar.
Kuzey ve Doğu'nun kıyı bölgeleri en çok hasar gören bölgeler. Buralarda oturanlar zaten 20 yıldır iç savaş yaşıyorlar.
Batticaloa'daki kampa çok az hükümet yardımı geliyor. Gelenler ise sivil toplum kuruluşları aracılığı ile bölgeye ulaşıyor.
İç Savaş yaşamayan Güney Vilayeti, felaketi ağır bir biçimde yaşadı. Köyler, kasabalar yok oldu. Galle'deki bir hastane dalgalar tarafından darmadağın edildi.
Köylerde derme çatma binalarda yaşayanlar kolayca dalgaların kurbanı oldu.
Sri Lanka'da büyük bir konut sorunu olduğu için 1 milyon insan kumsallarda yaşıyordu. Tsumnami'den en çok etkilenenler kumsalda yaşayan bu insanlar oldu.
Hikkaduwa'nın kuzeyindeki Seenigama, Telwatte ve diğer köylerde çok yoksul insanlar yaşamaktaydı. Bu insanlar balıkçılık ya-parak, ip örerek yaşıyorlar. Çok sayıda insan Maldiv Adalarında ve Sri Lanka'da otellerde çalışıyorlar.
Felaket günlerinde hükümet bütünüyle felç oldu. Felaketzedelere halk yardım etti, yiyeceklerini, evlerini onlarla paylaştı.
Felaketten 3 gün sonra hükümet felaketzedeleri kaydetmeye başladı.
Bölgede büyük bir gıda sıkıntısı var çünkü felaketzedelerin sığındığı iç bölgelerde de yeterli yiyecek yok.
Elektrik hatları üç günde onarıldı. Su biraz daha uzun sürecek. Bu üsre içinde insanların yaşadıkları yerlere geri dönmesi mümkün değil.
İnsanlar geleceklerinden endişeli. Yıkılan derme çatma evler gene de yılların emeğinin ürünüydü. Bir çok insan işsiz kalacak. Maldiv adalarında çalışanlar geri döndüğünde işsizlik daha da artacak.
Vinod Moonesinghe, Colombo, Sri Lanka
Sri Lanka Çevre Kuruluşu'nun sözcüsü.


ABD üssüne birşey olmadı
Hint Okyanusu'ndaki ABD askeri üssü olan Diago Garcia ABD'nin Pasifik'teki Tsunami Erken Uyarı Kurumu'ndan aldığı uyarı sonucu felaketi hiçbir kayıp olmadan atlattı.
Diego Garcia depremin merkezinden 3 bin kilometre uzakta. Üssün hiç tahrip olmaması bölgenin geri kalanındaki tahribatla tam bir tezat oluşturuyor.
Diego Garcia takım adaları ABD tarafından İngilizlerden kiralandı ve 30 yıl önce 2 bin ada sakini zorla adadan çıkarıldı. Mehkemeler adalardan sürenlerin geri dönme hakkı olduğunu kabul etti ama ABD ordusu buna izin vermiyor.

İnsan doğasının umut veren yanı
Dünyanın dört bir yanında insanların tsunami felaketine gösterdikleri ilginin hızı ve boyutları son derece önemli. Her taraftan dayanışmayı anlatan hikayeler geliyor.
Dünya halklarının bu dayanışma seferberliği başka bir dünya mümkün değil çünkü insan doğası bencildir argümanına en iyi cevabı veriyor.
Birçok ülkede ve bu arada zengin ülkelerde yüzbinlerce insan hükümetlerinden daha hızlı ve daha güçlü bir biçimde dayanışma eylemlerine giriştiler.
Zaten halkların bu tutumudur ki savaşa ve şirketlerin küreselleşmesine karşı muazzam bir hareketi ortaya çıkardı. Yüzbinlerce insan küresel eşitsizliğe, yoksulluğa karşı harekete geçti.
Aşağıdan yükselen bu dayanışma geleceğin dünyasının oluşumunun tek garantisi.
Yüzbinlerce Avru-palı’nın 3 dakikalık saygı duruşu, bu süre içinde ulaşım araçlarının durması da ayrıca anlamlı. Dayanışma sadece felaket bölgesine yardım göndererek değil, acı çekenlerin acısını sembolik de olsa paylaşılarak yapılmakta.
Aynı savaşta olduğu gibi.