Sosyalist İşçi 262 (28 Ekim 2006)

 

Sayfa 11 :


Lübnan’a asker gönderilmesin
İZMİR-Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu, 12 Ekim’de Kıbrıs Şehitleri Caddesi girişinde Lübnan'a asker gönderilmesine karşı eylem düzenledi. Basın açıklaması ile başlayıp çeşitli sloganlarla devam eden eylem bir saat kadar sürdü.
Katılımın beklenenden fazla olması halkın büyük çoğunluğunun İsrail'i desteklemediğini gösterdi. İsrail, Lübnan'ı bombalarla yakıp yıkarken, çoğu çocuk binlerce insan öldürülüp yüz binlercesinin evleri İsrail bombaları ile yıkılırken İsrail'i durdurmaya yönelik hiç bir adım atmayanların, şimdi saldırgan ve işgalci İsrail'e güvenlik sağlamak üzere Lübnan topraklarına asker gönderilmesinin utanç verici olduğu vurgulanırken, eylem şu sözlerle sona erdi:
Lübnan'a asker gönderilmesin,
Irak'ta işgale son,
Filistin'e özgürlük,
İran'a dokunma,
İncirlik kapatılsın.
Ezgi Deniz ALPAN


Edirne BAK toplantısı
Edirne BAK’ın 19 Ekim akşamı düzenlediği 'Savaş Karşıtı Hareketin Geleceği' konulu toplantı, beklenenin çok üzerinde katılımla, canlı ve tartışmalı geçti. Katılanlar arasında yirmi kadar Trakya Üniversitesi öğrencisi, on küsur liseli ve Eğitim-Sen üyelerinin de bulunduğu toplantıda, dünyada savaş karşıtlarının önündeki işler, Amerikan emperyalizminin Afganistan, Irak ve Lübnan'da yenilgiyle karşı karşıya olduğu, bu ülkelerde yara alan Amerika'nın Irak'tan kolayca çekilmeyeceği ve çok büyük olasılıkla İran'a saldıracağı konuşuldu. Tartışma sırasında, Türkiye ve Irak'ta Kürt hareketinin durumundan İran'a bir saldırının engellenmesi için neler yapılabileceğine kadar pek çok konu gündeme geldi.
Üç yıldır Edirne'de çok aralıklı olarak yapılan BAK toplantılarının bundan sonra haftada bir veya ayda bir düzenli hale getirilmesi, önümüzdeki ay ünlü konuşmacılarla büyük bir toplantı daha düzenlenmesi, üniversitede tüm zorluklara rağmen bir Barış ve Adalet Topluluğu kurulmaya çalışılması toplantının sonunda alınan kararlar arasındaydı.


İzmir KEG kuruldu
İZMİR Küresel Eylem Grubu, ilk buluşmasını 11 Ekim Çarşamba günü Karşıyaka Ege Sanat Merkezi'nde düzenledi. Tuncay Karaçorlu'nun konuşmacı olduğu etkinliğin konusu 'Doğal ve Kültürel Yaşam Alanları ve Dünya Barışı' idi.
17 kişinin katıldığı toplantı yaklaşık bir buçuk saat sürdü, sonucunda bu toplantının her hafta gerçekleştirilmesi ve Karşıyaka merkezli bir Küresel Eylem Grubu kurulması kararı alındı.
Ezgi Deniz ALPAN


ODTÜ BAK
ODTÜ’de bir BAK klübü kurmak için yeni adımlar atılıyor. Şimdi bir öğretim üyesi ile anlaşıldı.
Kasım'ın ikinci yarısında söyleşi şeklinde bir ODTÜBAK toplantısı yapılmasına karar verildi. Toplantı büyük olasılıkla Kültür Kongre Merkezi’nda yapılacak.
Ayrıca sinevizyon gösterimleri için 6-13 Kasım haftası içerisinde bir etkinlik yapılacak.
BAK'ın yanında KEG (Küresel Eylem Grubu) ve İstanbul'daki 4 Kasım eylemi de konuşuldu. Toplantıdaki herkes 4 Kasım eylemine olumlu tepki verdi.
30 Ekim’de alternatif enerji ve nükleer santraller konusunda bir sunum olacak. O hafta içerisinde de okul içinde çalışmalar başlıyor.


GSS'ye karşı mücadele

İzmir'de aile hekimliği ve genel sağlık sigortasına karşı mücadele Kasım ayından itibaren hızlanacak.
Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri sendikasının çağrısıyla oluşturulan sağlık platformu 2 Kasım'da Düzce ve Eskişehir'de yaşananların anlatılacağı, sonrasında katılan sağlık çalışanlarının tartışmalarıyla devam edecek geniş katılımlı bir toplantı ile mücadele sürecini ilan edecek.
26 Kasım tarihinde İzmir'de bölgesel bir miting planlanıyor. Aralık ayının hemen başında da bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirilecek.
İzmir'de mücadele sürecini inşa etmek için İzmir'li sağlık çalışanlarının hızla çalışmalara başlayacağı çok açık. Ancak bu mücadelenin İzmir'le yada sağlık çalışanlarıyla sınırlı kalması mücadelenin kazanılmasının önündeki en büyük eksiğimiz olarak duruyor.
Bu eksiğin giderilmesi için GSS'ye karşı mücadelenin hızla sağlık çalışanı olmayanların arasına ve tüm Türkiye'ye yayılması gerekiyor.


SON SÖZ

4 Kasım’da Küresel
İklim yürüyüşü var. Bir ilk değil ama küresel ısınmaya karşı önemli bir adım olacak. Şimdi bütün gücümüzle bu yürüyüşün büyük olması için çalışmalıyız.
Küresel ısınma yarının değil günümüzün sorunu.
4 Kasım’dan sonra İzmir’de 26 Kasım’da Genel Sağlık Sigortası’na ve Aile Hekimliğine karşı miting var. Onun daha büyük olması için çalışacağız. Aile Hekimliği uygulamasını durdurabiliriz.
Bu arada Ankara’da 13 Aralık tarihleri arasında Antikapitalist Forum var. Antikapitalist Forum’da 8 toplantı var. hepsi kapitalizmi teşhir eden tartışmalar yaşayacağız. Tüm kampanyalarda birlikte çalıştığımız aktivistlerin Ankara Antikapitalist Forumu’n a katılması için çalışmalıyız.
Kısacası daha fazla aktivizm


sosyalist işçi
ne savunuyor?

Aşağıdan sosyalizm

-Kapitalist toplumda tüm zenginliklerin yaratıcısı işçi sınıfıdır. Yeni bir toplum, işçi sınıfının üretim araçlarına kolektif olarak el koyup üretimi ve dağıtımı kontrol etmesiyle mümkündür.
Reform değil, devrim
-İçinde yaşadığımız sistem reformlarla köklü bir şekilde değiştirilemez, düzeltilemez.
-Bu düzenin kurumları işçi sınıfı tarafından ele geçirilip kullanılamaz. Kapitalist devletin tüm kurumları işçi sınıfına karşı sermaye sahiplerini, egemen sınıfı korumak için oluşturulmuştur.
-İşçi sınıfına, işçi konseylerinin ve işçi milislerinin üzerinde yükselen tamamen farklı bir devlet gereklidir.
-Bu sistemi sadece işçi sınıfının yığınsal eylemi devirebilir.
-Sosyalizm için mücadele dünya çapında bir mücadelenin parçasıdır. Sosyalistler başka ülkelerin işçileri ile daima dayanışma içindedir.
-Sosyalistler kadınların tam bir sosyal, ekonomik ve politik eşitliğini savunur.
-Sosyalistler insanların cinsel tercihlerinden dolayı aşağılanmalarına ve baskı altına alınmalarına karşı çıkarlar.
Enternasyonalizm
-Sosyalistler, bir ülkenin işçilerinin diğer ülkelerin işçileri ile karşı karşıya gelmesine neden olan her şeye karşı çıkarlar.
-Sosyalistler ırkçılığa ve emperya-lizme karşıdırlar. Bütün halkların kendi kaderlerini tayin hakkını savunurlar.
-Sosyalistler bütün haklı ulusal kurtuluş hareketlerini desteklerler.
-Rusya deneyi göstermiştir ki, sosyalizm tek bir ülkede izole olarak yaşayamaz. Rusya, Çin, Doğu Avrupa ve Küba sosyalist değil, devlet kapita-listidir.
-Sosyalistler bu ülkelerde işçi sınıfının iktidardaki bürokratik egemen sınıfa karşı mücadelesini destekler.
Devrimci parti
-Sosyalizmin gerçekleşebilmesi için, işçi sınıfının en militan, en mücadeleci kesimi devrimci sosyalist bir partide örgütlenmelidir. Böylesi bir parti işçi sınıfının yığınsal örgütleri ve hareketi içindeki çalışma ile inşa edilebilir.
-Sosyalistler pratik içinde diğer işçilere reformizmin işçi sınıfının çıkarlarına aykırı olduğunu kanıtlamalıdır.
-Bu fikirlere katılan herkesi devrimci bir sosyalist işçi partisinin inşası çalışmasına omuz vermeye çağırıyoruz.