Abdullah Öcalan’ın, devletin mutabakata vardığı çözüm planını içeren 3 mektubu da adreslerine gitti. Kandil dağındaki PKK’nin silahlı kanadının liderliği, PKK Avrupa kanadı ve BDP, barış planına ‘evet ‘ dedi.
Milliyet gazetesine sızdırılan tutanakların ardından barış süreci girdiği sınavdan güçlenerek çıktı. Başbakan Erdoğan, çözüm konusunda kararlı olduklarını belirtti.
2011’de Oslo müzakere tutanaklarının sızdırılmasının ardından olanların tekrarlanmasını bekleyen savaş yanlıları bu kez kaybetti. Gerici CHP-MHP bloku, “Erdoğan-Öcalan anayasası” diye yaygara kopartıp, süreci sabote etmek ve bozmak için atak yapmaya kalksa da sesleri duyulmadı.
Öcalan BDP heyeti ile yaptığı görüşmede CHP-MHP blokunu “faşist” olarak niteleyerek net bir tavır aldı. Yeni anayasada başkanlık sistemine destek vereceklerini söyleyen PKK lideri, yeni bir dönemin başlayacağını belirterek, AKP’yi kendi hegemonyasını kurmaya çalışmamaya ve demokratik adımlar atmaya çağırdı.
‘Yetmez ama evet’ çizgisi Kürt hareketinin önderliği tarafından dile getirilirken Fırat’ın batısı ve doğusu arasında büyük bir yakınlaşma sağlandı.
Sosyalist İşçi’nin tüm tespitleri ve öngörüleri hayat tarafından doğrulanırken, ‘Yetmez ama evet’ diyen devrimci sosyalistler yine haklı çıktı.
12 Eylül 2010 referandumunda eğer sandıktan ‘hayır’ çıksaydı ve darbeci generaller tutuklanmasaydı savaşan tarafların barışı konuşması mümkün olmayacaktı.
Bu olumlu tablo, barışa giden yolun zorlu olacağını yadsımıyor. Kemalist rejimin bekçileri, Kürt sorununda çözümü ve yeni anayasayı engellemek için ellerinden geleni yapacak. Ancak bu kez karşısında barışta kararlı bir çoğunluğu bulacak.
Kürtlerin özgürlüklerini kazanması ve eşitliğin anayasal güvence altına alınması ile yeni bir Türkiye ortaya çıkacak. Irkçılığın, milliyetçiliğin, darbeciliğin, Ergenekonculuğun ürediği bataklık kurutulacak.
Barış isteyenler olarak çözümü engellemek için yapılan provokasyonları ve sabotajları püskürtmek, barış sürecinin kesintisiz devam etmesini sağlamak için ‘Çözüme evet’ diyerek örgütlenmeli, sokakta gücümüzü göstermeliyiz. Bu kez barış kazanacak!