Hükümetteki kabine değişikliğiyle beraber Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler yerini Kayseri milletvekili Taner Yıldız’a bıraktı. Basında çıkan haberlerde yeni bakanın sakalı önplana çıkartılırken, enerji politikaları geri gündemde tutuldu. Taner Yıldız kısa vadedeki planları arasında nükleer enerji ihalesinin sonuçlandırılması olduğunu açıkladı.

Yeni bakan, geçen yıl yaptığı bir açıklamasında bütün yerli kaynaklarının kullanılması halinde dahi Türkiye`nin, büyüme hızı karşısında enerji ihtiyacının karşılanamayacağını iddia ederek nükeer enerjiye işaret etmişti. Koltuğu devraldıktan sonra yaptığı açıklamalarda yurtdışında çalışan Türk atom mühendis ve fizikçilerinin geri çağırılacağını, bu alandaki beyin göçünün önüne geçilmesi gerektiğini ve kurulacak nükleer tesislerin Türk mühendisliğinin ürünü olacağına vurgu yaptı ve nükleer enerji konusunda iktidarın ve muhalefetin yanısıra sivil toplumun da hemfikir olduğunu söyleyerek nükleer karşıtlarını görmezden geldi.
Fakat, halkın büyük bir kesimi nükleer değil; rüzgar ve güneş enerjilerinin, daha doğrusu, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılmasından yana.
Bunun son örneğini 29 Nisan’da İstanbul Kadıköy’de yapılan mitingde gördük. Türkiye’nin çok yüksek boyutlarda güneş ve rüzgar enerjisi potansiyeli mevcut.
Bu alana yapılacak yatırımlar bölgesel kalkınma ve istihdam sağlayacaktır. Halkın talebi budur. Nükleer karşıtı hareket ve aktivistler seslerini yükseltmeye devam ediyorlar, devam edecekler.
Tuna Öztürk


En pahalı santralin iki katı pahalı teklif saklanmış

Nükleer ihale iptal edilsin!

Hükümet nükleer santral kurma isteğinden vazgeçmiyor. Santral ihalesine başta 13 kuruluş başvurmuş, ancak sadece biri teklif vermişti. JSC Atomstroyexport, JSC İnter Rao Ues (Rusya), Park teknik Elektrik Madencilik'in (Ciner Holding) verdiği teklifin değerlendirileceği açıklanmıştı.Bu tam bir fiyaskoydu.
Meğer ihaleye verilen teklif Rusya'daki en pahalı ve benzer reaktörlerin iki katı kadarmış! Çernobil felaketinden sonra tüm dünyada güvenilmez bulunan Rus nükleer şirketi ve ortağı Turgay Ciner zaten pahalı olan nükleer santrallari iki katına satarak devleti kazıklamak istiyormuş!
Bu bilgi halktan saklandı. Nükleer ihaleyi değerlendiren komisyon üyeleri üzerinde baskı kurularak gerçek saklanmış. Sanki ihale süreci devam ediyormuş izlenimi verildi. Basına Rus-Türk ortaklığının indirime gideceği bilgisi sızıdırıldı. Yeter ki nükleer program işliyormuş gibi görünsündü. Turgay Ciner ve Rus ortakları yılmamış, iki kez daha indirime giderek ihaleyi almaya çalışmış. Ama bu indirimlerde gerçek fiyatın üzerindeymiş! Bizlerden kesilen vergilerin nükleerci şirketlerin kasasını girmesini sağlamak için ellerinden geleni yapmışlar.
Nükleer enerji pahalı, tehlikeli ve ölümcüldür.
Nükleer ihale iptal edilmelidir ve yeniden açılmamalıdır.