Hüseyin Alışkan
Sonucuna çok olumlu tahminlerle bakılmayan ama tüm dünyada iklim aktivistlerinin üç aydan fazla süredir mücadele ettiği ve 193 ülkenin katıldığı Kopenhag iklim zirvesi tamamlandı. Kopenhag'dan kapitalizmin cebini dolduran, gelişmiş ülkelerin gelişmemiş ülkeleri daha fazla sömüreceği, karbon salınımlarıyla ilgili kesin bir kararın alınmadığı, gezegenin ve canlı yaşamının yok edileceği yasal bağlayıcılığı bulunmayan sadece "uzlaşma" olarak niteleyebileceğimiz bir dizi sonuç çıktı.

Birleşmiş Milletler Raporu'na göre iklim değişikliği için alınan önlemler 3 derecelik bir artışa sebep olacak. BM tarafından taslak olarak yayınlanan belgede 2020'ye kadar 2 derecenin altında bir artışın ele alındığı yazarken, gizli olarak ele geçirilen raporla arasında 4.2 giga tonluk bir fark olduğu ortaya çıktı.

3 derecelik bir artış beraberinde önlenemeyecek kadar büyük felaketleri de getiriyor. 3 derecelik artış sonucunda yaklaşık 200 milyon insan sel felaketleriyle boğuşacak, 550 milyon insan açlık tehdidiyle karşı karşıya kalacak, Amazon ormanları yok olma seviyesine gelecek, dünyanın birçok yerinde temiz su kaynakları tükenecek. Bunun yanında zaten her geçen gün yok olma tehlikesi yaşayan canlı türlerinin soyu tükenecek.

Uzmanlar ve çevre aktivistleri ortaya çıkan bu belgenin, yani Kopenhag'da alınan gerçek kararların, iklim değişikliğini kısa bir sürede felakete dönüştüreceği konusunda hemfikir.

Başta ABD olmak üzere birçok gelişmiş devlet, fakir ülkelere maddi yardımlarda bulunarak bu felaketlerin önlenebileceğini söylüyor. İran başta olmak üzere bir dizi ülke ise aslıda hiç de temiz olmayan ve felaketlere sebep olabilecek nükleer enerji kullanımına önem verilmesini söylüyor. Oysa bizler biliyoruz ki küresel ısınmanın ve iklim değişikliğinin tek sebebi gelişmiş ülkeler ve kapitalizmdir.

Zirveye katılan Türkiye hükümeti temsilcileri ise bir yandan yenilenebilir enerji bolluğuna sahip olduğumuzu ve bunları kullanmadığımızı itiraf ederken, diğer yandan Türkiye'nin gelişmekte olan bir ülke olduğunu ve açıkçası  salınımların düşürülmesinden yana olmadığını ifade ettiler ve kömür başta olmak üzere fosil yakıtları kullanmaya devam edeceklerini söylediler.

Kopenhag'dan çıkan sonuç  insanlığa ve canlı yaşamına ihanettir. Kopenhag'dan çıkan sonuç; doymak bilmeyen, daha fazla gelişmek isteyen hem insanları  hem de çevreyi sömüren ülkelerin iklim sorununu değiştiremeyeceğidir. Değil 3 derece 2 derecelik bir artış bile önüne geçilemeyecek felaketlere sebep olacaktır. Bu yüzden yeniden daha radikal, daha etkili ve Tuvalu gibi direnen ülkelerle birlikte yeni bir mücadele başlatmaktır. Kopenhag'dan çıkan sonuç kapitalizmdir ve iklim değişikliğinin sebebi de kapitalist sistemdir. Küresel ısınmaya karşı yeni antikapitalist bir hareket oluşturarak hükümetlerin yapamadığını aktivistlerin yapması gerektiği kaçınılmaz bir gerçektir. Antikapitalistler;  gezegen, insanlık ve tüm canlı yaşamının yok olmasını durdurmak için, iklimi değil sistemi değiştirmek için bu dönemde daha fazla mücadele etmelidir.