Sosyalist İşçi 267 (12 Ocak 2007)

 

Sayfa 2 :


Irak:
Kan dökmekten kâr eden özel ordular
Tıp degisi Lancet Irak’ta savaşın başlamasından bu yana ölenlerin sayısının 650 bin olduğunu açıklamasından bu yana ilk akla gelen soru bu ölümlerden kimin kâr ettiği oluyor.
Bir süre önce İngiltere’nin önde gelen bir sivil toplum örgütü Irak savaşından büyük paralar kazananlar üzerine bir araştırmasını yayınladı.
21. yüzyılın bu ilk yeni liberal savaşında binlerce paralı asker istihdam ediliyor.
Bugün Irak’ta 48 bin paralı yabancı asker var ve bunları istihdam eden şirketler 2004 yılından bu yana yaklaşık 100 milyar dolar kazandılar.
Bir ABD yetkilisine göre “her özel şirket aslında savaşçı bir tabura bedel. Şimdi bu şirketler dünyanın ilk özel ordusunu oluşturmak üzere bir araya geliyorlar”.
Yabacı paralı askerler bir çok çok vahşi insan hakları ihlâline karıştılar. Örneğin bu Askeri Güvenlik Şirketlerinden ikisi Abu Garip’teki işkencelere katıldı. Bunlar Titan ve California Analysis Center Incorporated adlı şirketler.
Uluslararası Af Örgütü’ne göre bu şirketler etraflarına kendilerini her türlü yargılamadan ve soruşturmadan koruyan bir koruma içine alıyorlar. Şimdiye tek bir paralı asker dahi Irak’ta yaptıklarından dolayı bir soruşturmaya uğramadı.
ABD’nin Irak’ın işgalinden sonra ki ilk Irak Valisi Paul Bremer’in ilk işlerinden birisi Özel Askeri Güvenlik Şirketlerinin çalışanlarını soruşturmalardan muaf tutması olmuştu.
Sonuç, ULuslaraarası Af Örgütü’ne göre ABD bayrağı ve silah gücünün altında kuralsız bölgelerin oluşmasıydı.
Irak’taki bu olağanüstü kârlı işe karışan şirketlerden bazıları şunlar:

l Blackwater (ABD)
Bu şirketin başkanı Gary Jackson dünyanın en büyük ve profesyonel özel ordusunu oluşturduğunu söylüyor.
Irak ordusunu eğitmek için açılan ihaleyi kazandı. Daha önce ise Koalisyon’un Geçisi Hükümetine güvenlik hizmetinin yanı sıra helikopterler veriyordu.
ABD Büyükelçisi John Negroponte ve Vali Paul Bremmer’in güvenliğini sağlamanın karşılığında 21 milyon dolar aldı.
Blackwater Afganistan Savaşı’nda da yer aldı.

l DynCorp International (ABD)
Bu paralı asker şirketi 25 bin kişi çalıştırıyor. Irak’a yeni bir polis gücü kurmak için 50 milyon dolar aldı.
Dynacorp ilk olarak eski Yugoslavya’da orduya destek gücü olarak kullanıldığında ortaya çıktı.
Bu şirketin bazı çalışanları 12 yaşında kızların çalıştırıldığı genelevler açmak ve tecavüz sahnelerini filme almaktan suçlandılar.
Bu suçlamalar akarışanlar işten atıldılar ama yargılanmadılar.

l Vinnell Corporation (ABD)
Bu paralı asker ordusu Vietnam savaşı sırasında 5000 askerle işe başladı ve daha sonra Suudi Arabistan petrol kuyularının korunmasında görev aldı.
Şimdilerde Northrup Grumman adlı silah şirketine ortak ve Irak’ta 48 milyon dolarlık bir “güvenlik” ihalesi kazandı.

lAegis Defence Services (İngiltere)
Bu özel orduyu daha önce Sierra Leone’a uygulanan silah ambargosunu delerek bu ülkeye hükümeti devirmek isteyenlere silah satan Tim Spicer yönetiyor.
Tim Spicer’ın Sierra Leon’daki amacı ülkenin zengin elmas kaynaklarını bir Kanadalı İşadamına devtermekti.
ABD hükümeti bu adama Irak’ta 293 ihale verdi.
Görevi diğer 5o özel orduyu kontrol etmek.

l Armour Group (İngiltere)
Bu paralı asker şirketi Londra Brsası’na kayıtlı ve yılda 233.2 milyon dolarlık bir ciroya sahip. İngiliz hkümeti için Irak’ın Basra kentinde polislik görevi yapıyor.



Öldüren pazar: Bireysel silahlanma
Öylesine ekonomik ve kültürel kökleri olan bir konu ki, önüne geçmek için çok ciddi girişimler gerekiyor.
Yüzyıllardır süregelen at-avrat-silah geleneği, toplumda itibar görme arzusu, kontrol edilemeyen içgüdüler ve silahın bir güç simgesi olarak görülmesi bireysel silahlanmanın başlıca sebepleri. Daha yılbaşı gecesi 20 yaşında bir öğrenci havaya açılan kutlama ateşi(!) sonucunda can verdi. Adana'da bir adam, boşanmak isteyen eşini kurşunladı. Memlekette örnek çok. Bu insanların hepsi yazılı ve görsel medya kahramanlarından etkileniyor, onlara özeniyor.Onlar her gün gözümüz önündeler. Gazetede köşe yazarlığı, gençlik kulüplerine başkanlık yapanlar bile var: Ali Şen, Aziz Yıldırım mesela. Hal böyle olunca bu tür insanlar meclise bile girebiliyorlar. Geçtiğimiz günlerde AKP İzmir Milletvekili İsmail Katmerci, silah tutkunu milletvekilleri için Meclis'te bir atış poligonu yapılmasını önerdi ve açılışını yaptığı poligonda boy boy poz verdi.
Medya bu konuda popülist tutumundan uzaklaşıp, bazı karakterleri yansıtma biçimini değiştirmeli ve bu alandan geçinen insanlara artık fırsat vermemeli. Biraz cesur olup onları teşhir etmeli ve sorgulamalı. Yoksa kardeş kardeşi vurmaya devam edecek.
Türkiye'de her yıl ortalama 3000 kişi bireysel silah-lanmadan dolayı hayatını kaybediyor. Silah piyasası gerçekten çok büyük bir piyasa; ama hiçbir zaman bir insanın daha embriyo iken elde ettiği yaşama hakkından daha değerli değil ve mezarlıkta istihdam yaratmaktan başka bir özelliği yok.



Emekçinin enflasyonu
Resmi enflasyon yüzde 9.65 olarak açıklandı. Ancak DİSK’e bağlı Birleşik Metal İş sendikası enflasyonun nüfusun en yoksul yüzde 20’sine yüzde 9.65 olarak değil yüzde 10.61 olarak yansıdığını tesbit ediyor.


Tecrite karşı yürüyüş
Behiç Aşçı, Sevgi Saymaz ve Gülcan Görüroğlu’nun sürdürdüğü ölüm orucu kritik bir döneme girdi.
Ölüm orucunu sürdürenlerle dayanışma içinde olanlar Aşçı, Görüroğlu ve Saymaz’ın ölüm oruçlarının 277. gününde “Tecriti kaldırın, ölümleri durdurun” sloganı ile İstanbul’da İstiklal Caddesi’nde yürüyüş yaptı.
Tecrite karşı yürüyüş gelecek Cumartesi tekrarlanacak.



Kadına yönelik taciz ve şiddet
Son günlerde kadına yönelik şiddet ve taciz haberlerine sıkça rastlamaya başladık. Yılbaşında Taksim Meydanı'ndaki eğlencelerde taciz olayları yaşandı. Yine bu olaydan hemen sonra kocasından dayak yiyen bir kadın öldü. Bunlar sadece haberlere yansıyan örnekler. Aslında gündelik hayatlarında buna benzer olaylar yaşayan kadınlar, bu cinsiyetçi davranışların hedefi durumundadır. Hayatın her alanında cinsiyetçiliğe karşı birlikte mücadele etmek, kadınla-rın hayatlarını kolaylaştıracak talepleri öne çıkarmak, cinsiyetçiliği besleyen kapitalizmin kurumlarını hem teşhir etmek, hem de bu mekanizmaların eşitlikçi politikalar izlemesi yönünde baskı yapmak gerekir.


KİM NE DEDİ?
AKP’nin bayram sırasında İstanbul’a astırdığı Türk Bayraklı billboardları çok beğendim.
Son iki yılda Türk Bayrağı’nın güzelleşmesi ve toplumun ortak sembolü olarak yücelmesi yolunda epey yazı yazdım.
Şimdi Türkiye’nin herye-rinde şehirlerin en güzel yerlerine, en güzel binalarına dikilen Türk Bayrakları’nı gururla izliyorum.
Ertuğrul Özkök, Hürriyet Gazetesi Genel yayın Müdürü


SORU-CEVAP
Chavez sosyalist mi?

Evet, Chavez sosyalist olduğunu kendisi de söylüyor. Ancak sosyalizm Chavez'in iktidarı değil. Aşağıdan kitle hareketinin kendi iktidar organlarını kurarak bizzat kendisini iktidara taşımasıyla kurulacak.
Bütün zenginliğin yaratıcısı olan işçiler kendi temsilcilerini üst yönetim organlarına yollayacak ve tüm toplumsal yaşam kollektif olarak düzenlenecek. Böylece ayrıcalıklı yöneticilere ya da Chavez gibi 'kahramanlara' ihtiyacımız kalmayacak.


MERAKlitus
4 kez Cumhurbaşkanlığı yapan Ebedi Şef'ten sonra gelen Milli Şef kaç yıl Cumhurbaşkan-lığı yaptı?