Sosyalist İşçi 311 (8 Şubat 2008)

 

Sayfa 11 :


DurDe’den çetelere karşı
basın açıklaması
2 Şubat'ta İstanbul'da Dur De tarafından “Çetelere DurDe!” başlığıyla çetelere karşı bir basın açıklaması yapıldı.
150 aktivistin katıldığı açıklamada, pek çok cinayet ve suikast ile ilişkisi olan, bayrak ve silahla yemin törenleri düzenleyen çeteye karşı operasyonun olumlu bir adım olduğu ancak yeterli olmadığı dile getirildi.
Çetelerin en yukarıya kadar açığa çıkartılıp, yargılanması ve çetelerin ölüm listelerindeki isimlerin hedef olmasına da yol açan 301. maddenin kaldırılması talep edildi.
Hrant Dink’in katillerinin üçüncü duruşmasında adalet istemek için 11 Şubat’ta, 9.30’da Beşiktaş’ta buluşma çağrısı yapıldı.


Kocaeli'de Küresel BAK toplantısı

Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu tarafından düzenlenen Savaş Karşıtı Panel önceki gün Eğitim-Sen binasında yapıldı.
Küresel antikapitalist ve savaş karşıtı hareketler ile ilişkilerin daha da organik hale getirilmesine ve seslerini tüm dünyaya duyurmaya çalışan Küresel BAK Kocaeli'de de aktivitelerini sürdürüyor. Küresel BAK Kocaeli aktivistleri tarafından organize edilen panele konuşmacı olarak aktivistlerden Kerem Kabadayı (Mor ve Ötesi) ve Şenol Karakaş katıldı. Çok sayıda eylemcinin dinleyici olduğu panelde Türkiye'nin gelecek yıllarda içine düşeceği durum ve günümüzdeki siyasi çıkmazlar hakkında konuşuldu. Kerem Kabadayı, “Giderek, madden yoksullaşan bir ülkenin çocuklarıyız. Savaşlarda politikacılar cepheye gitmiyor. Savaşlar, egemenler tarafından çıkartılıyor ama emekçiler tarafındar yapılıyor. Savaş ekonomisinin maddi külfeti emekçilere çıkıyor.” diyerek düşüncelerini dile getirdi.
15 Mart mitingine çağrı
Küresel BAK Aktivisti Şenol Karakaş ırak'ın İşgalinin beşinci yıldönümü nedeniyle 15 Mart 2008 tarihinde saat 13.00'da Kadıköy'de yapılacak olan '5 Yıllık İşgale Son' mitingine çağrıda bulundu. Şenıl Karakaş, “Bu mitingde Kocaeliden katılımın yoğun olmasını bekliyoruz. Örgütlenmeliyiz ve sesemizi sokaklara dökülerek duyurmlıyız. Artık Kocaeli Küresel BAK olarak kendi mitinglerini de yapmalıdır. Standlar açarak insanlara kendimizi tanıtmalıyız. 15 Mart Mitingi'nde “Evine dön Bush, Türkiye'nin ABD ve İsrail ile işbirliğine son, İncirlik Üssü kapatılsın, işgalcilerin evi olmasın, ABD İran'a dokunma!” diyebilmek için orda olmalıyız.” diye konuşarak bu mitingin önemini vurguladı.
Esma Dilruba Karataş


Antikapitalist kadınlar 8 Mart'a hazırlanıyor
Savaşa, ırkçılığa, cinsiyetçiliğe, homofobiye, yoksulluğa, nükleere, küresel ısınmaya, genel sağlık sigortasına, küreselleşmeye, tacize, şiddete karşı Antikapitalist Kadınlar 8 Mart'ta sokağa çıkacaklar. 8 Mart'ta İzmir, İstanbul ve Ankara'da gerçekleşecek eylemler öncesinde Küresel Eylem Grubu çeşitli etkinlikler planlıyor.
24 Şubat'ta Ankara'da düzenlenecek “Antikapitalist Kadınlar Tartışıyor” başlığıyla çeşitli kentlerden kadınların bir araya geleceği bir forum için hazırlıklar başladı.
İzmir'de ise, 27 Şubat'ta ve 1-2 Mart tarihlerinde iki ayrı panel ve sempozyum hazırlanıyor.


Okur mektupları

Eşcinseller çoğaldı mı?
‘Eşcinseller çoğaldı.’ Bu sözü çevremde sık sık duyuyorum. Evet, bundan 20, hatta 10 yıl öncesiyle karşılaştırılmayacak şekilde hayatın her alanında cinsel yönelimini gizle- meye çalışmayan gay ve lezbiyenler var. Ancak bu sayılarının çoğaldığı, yani her geçen gün daha fazla insanın eşcinsel olduğu anlamına mı geliyor? Bu saçmalık tabi. Eşcinsellerin sayısı elbette artmıyor. Zaten hayatın her alanında varlardı. Ancak her geçen gün daha fazla sayıda eşcinsel cinsel yönelimini gizlemeden yaşıyor. Özellikle bu gazetenin sık sık bahsettiği ‘yeni bir kuşak’ eşcinselleri görünür kılıyor. Çoğaldıklarını zannetmekse heteroseksüel bir ön yargının ürünü. Onlar hep buralardaydı.
Selim Aktaroğlu

Bu film işimize yarar
Michael Moore’un son filmi Sicco, ABD, Kanada ve fransa’daki sağlık sistemlerini ayrıntılı olarak karşılaştırıyor. Sicco’yu izleyince Türkiye’de sağ-lığın yeni-liberal dönü-şümün yarattığı tehlikeyi tam anlamıyla kavratıyor. Bu filmi daha fazla insanın izlemesini sağlayarsak sigortası atacak daha çok aktivist bulabiliriz.
Aslı Beşerdalı


Neler olacak?

İZMİR

9 Şubat: KEG egitim toplantısı. Nükleer santraller ve iklim değişikliği hakkında bilgilendirme toplantısı ve 26 nisan kampanyasına start veriyoruz
27 Şubat: Ege Ünv. Kadın sempozyumu.
1-2 Mart: İzmir Kadın paneli
8 Mart: Antikapitalist kadınlar olarak sokaklardayız
11-14 Mart: Ege Üniversitesi “Umut İşgal Edilemez” günleri.15 mart da yapılacak olan “Düş Yakasından Dünyanın Bush” hazırlık günleri. Irak savaşının tahribatlarının konuşulacağı, savaş karşıtı mücadelenin anlatılacağı, film gösterilerininde yer alcağı 4 günlük bir program.4. günün sonunda da kampüs de barış yürüyüşü olacak.
22-23 Mart: Antikapitalist form. Yükselen bir hareket “Antikapitalist hareket’in ” konuşulacağı kapitalizmin tahribatlarının, sonuçlarının ve kapitalizmin nasıl teşhir edileceğini önümüzde ki dönemde neler yapabileceğimiz tartışabileceğimiz bir form.
17-21 Nisan: Ege üniversitesi “Nükleer Santral İstemiyoruz” günleri.26 nisanda İstanbul da yapılacak olan nükleer santral istemiyoruz eylemine hazırlık toplantısı.panel de bolca tartışmaların olacağı, film gösterimlerinin de yer alacağı etkinlik.
-Ege üniversitesinde dur de! Etkinlikleri.ırkçılık ve miliyetçiliğin konuşulacağı bir dizi etkinlik.
-Bağlı bulunduğumuz bütün yerellerde de 15 mart öncesi ve 26 nisan öncesi toplantılar gerçekleşecek.

ANKARA
KEG
16 Şubat – Nükleer konulu aktivist okulu
24 Şubat – Forum: “Antikapitalist Kadınlar Tartışıyor”
8 Mart – “Antikapitalist Kadınlar” Dünya Kadınlar Günü yürüyüşü

BAK
29 Şubat – Sempozyum: “İşgalin Beşinci Yılı”
1 Mart – Tezkere'nin yıldönümünde basın açıklaması
8 Mart – Umut İşgal Edilemez haftası açılışı
10-14 Mart – “Umut İşgal Edilemez” etkinlikleri.


sosyalist işçi ne savunuyor?

Aşağıdan sosyalizm
-Kapitalist toplumda tüm zenginliklerin yaratıcısı işçi sınıfıdır. Yeni bir toplum, işçi sınıfının üretim araçlarına kolektif olarak el koyup üretimi ve dağıtımı kontrol etmesiyle mümkündür.

Reform değil, devrim
-İçinde yaşadığımız sistem reformlarla köklü bir şekilde değiştirilemez, düzeltilemez.
-Bu düzenin kurumları işçi sınıfı tarafından ele geçirilip kullanılamaz. Kapitalist devletin tüm kurumları işçi sınıfına karşı sermaye sahiplerini, egemen sınıfı korumak için oluşturulmuştur.
-İşçi sınıfına, işçi konseylerinin ve işçi milislerinin üzerinde yükselen tamamen farklı bir devlet ge-reklidir.
-Bu sistemi sadece işçi sınıfının yığınsal eylemi devirebilir.
-Sosyalizm için mücadele dünya çapında bir mücadelenin parçasıdır. Sosyalistler başka ülkelerin işçileri ile daima dayanışma içindedir.
-Sosyalistler kadınların tam bir sosyal, ekonomik ve politik eşitliğini savunur.
-Sosyalistler insanların cinsel tercihlerinden dolayı aşağılanmalarına ve baskı altına alınmalarına karşı çıkarlar.

Enternasyonalizm
-Sosyalistler, bir ülkenin işçilerinin diğer ülkelerin işçileri ile karşı karşıya gelmesine neden olan her şeye karşı çıkarlar.
-Sosyalistler ırkçılığa ve emperyalizme karşıdırlar. Bütün halkların kendi kaderlerini tayin hakkını savunurlar.
-Sosyalistler bütün haklı ulusal kurtuluş hareketlerini desteklerler.
-Rusya deneyi göstermiştir ki, sosyalizm tek bir ülkede izole olarak yaşayamaz. Rusya, Çin, Doğu Avrupa ve Küba sosyalist değil, devlet kapitalistidir.

Devrimci parti
-Sosyalizmin gerçekleşebilmesi için, işçi sınıfının en militan, en mücadeleci kesimi devrimci sosyalist bir partide örgütlenmelidir. Böylesi bir parti işçi sı-nıfının yığınsal örgütleri ve hareketi içindeki çalışma ile inşa edilebilir.
-Sosyalistler pratik içinde diğer işçilere reformizmin işçi sınıfının çıkarlarına aykırı olduğunu kanıtlamalıdır. Bu fikirlere katılan herkesi devrimci bir sosyalist işçi partisinin inşası çalışmasına omuz vermeye çağırıyoruz.