Sosyalist İşçi 318 (29 Mart 2008)

 

Sayfa 11 :


Ufuk Uras Koordinasyonu oluştu
Seçimlerden aylar sonra 9 Mart'ta yapılan "Ufuk Uras seçmenleriyle buluşuyor" toplantısı yapıldı. Yüzlerce kişinin katıldığı toplantıda bir Koordinasyon önerisi geldi ve adını yazdıran 42 kişi Koordinasyonu oluşturdu.
Aslolan kampanyalardır
İlk Koordinasyon toplantısı ne yapılacağı tam bilinemeden uzun tartışmalarla geçti. Toplantıda ilk sözü alan bir DSİP üyesi, Koordinasyona bir eylem takvimi önerdi. Bu takvimde, ufuk Uras'ın seçim kampanyası sırasında gezilen esnaf ve Pazar ziyaretlerinin Ufuk Uras'ın da katılımıyla acilen yapılması birinci öneriydi.
İkici öneri ise ufuk Uras meclis içinde hangi konulara odaklanmış bir mücadele sürdüryorsa, bu konular arasında en merkezi olan başlık etrafında aylık politik kampan- yalar yapılması önerisiydi.
Üçüncüsü, SSGSS yasasına karşı başlayan işçi hareketlenmesinin bir adım daha ileri çekilmesi için Ufuk Uras'ın meclis içinde harekete geçmesi, yüzbinlerce basılan bildirilerin sokakta, seçim kampanyasının yapıdığı her alanda dağıtılması ve seçim büroları baz alınarak yapılacak toplantıların çok daha büyük bir Emek Platformu forumu şeklide örgütlenerek merkezileştirilmesi önerisiydi. Böylece, yasa meclise geldiğinde, hem meclis içinden hem de sokaktan Emek Platformu'na destek olan bir harekete on binlerce insanın katılması sağlanabilirdi.
Nükleere, ırkçılığa, darbeye ve AKP'ye karşı sokaklara!
Dördüncü öneri ise 26 Nisan'da KEG tarafından düzenlenecek olan "Nükleer Santral istemiyoruz" kampanyasını 1. Bölgede gündeme almak ve Ufuk Uras Koordinasyonunun da kampanyanın bir parçası olmasını sağlamaktı.
Beşinci öneri ise yerel seçimlerde Mahalleden Meclise kampanyasının gündeme alınması, yani Ufuk Uras Koordinasyonu’nun aynı zamanda yerel seçimler için de birleştirici bir rol oynaması önerisi dile getirildi.
DurDe inisiyatifinin yine Kadıköy'de bir mitingle sonuçlanacak "301'e Hayır!" kampanyası da Koordinasyona önerilen bir adımdı.
Toplantı sırasında bazı katılımcılar bu önerilerle dalga geçtiler. İkinci toplantıda ise öneriler, "kampanyalar" başlığında ele alındı.
Ufuk Uras yeniyi temsil etmelidir!
DSİP üyeleri, Koordinasyonu oluşturan insanlarla bir seçim kmapanyasında bir araya geldi. DSİP 22 Temmuz seçimlerinde Kürt illerinde DTP'nin bağımsız adaylarını, İstanbul 1. Bölgede Ufuk Uras'ı, 2. Bölgede Baskın Oran'ı ve Türkiye'nin geri kalan bölgelerinde gücü olduğu oranda ÖDP'yi destekledi.
Özellikle Ufuk Uras kampanyasında bir araya gelişimizn politik temelleri, bütün yürüyüşlerde, afişlerde, sloganlarda çok açık ortadaydı. Bazıları için yanılsamalı bir biçimde solun birliği gibi görünen bu süreç, bizim açımızdan hareketin birliği olarak gelişti. Kürtlrin kampanyası ve oyu dışında seçimşere katılan solun da ötesinde daha önce çeşitli eylem ve kampanyda bir araya gelmiş binlerce insan Ufuk Uras seçim kampanyası için bir araya geldiler.
Şimdi Ufuk Uras, seçmenleriyle buluşacaksa, bu yine savaşa, neo liberalizme, cinsiyetçiliğe, küresel ısınmaya, nükleer santrallere, ırkçılığa, SSGSS'ye karşı kampanyalar yaparak sağlanabilir.
Solun değil, sokağın birliği
Seçilen Koordinasyonun soun birliğini temsil edebileceğini, böyle bir misyonla hareket edebileceğini düşünmek, Ufuk Uras'ın seçmenleriyle buluşmasının önündeki en büyük engel olacaktır.
Solun birliği, solun gündemi olabilir ama önce o binlerce, ardından yüzbinlerce emekçinin sorunu değildir.
Gerçek sorunlara karşı sokakta kampanya yapmaktna başka Ufuk Uras'ın meclis içindeki mücadelesini güçlendirecek ve Ufuk Uras'a oy vermiş olan insanları birleştirip ileri çekebilecek başka hiçbir sihirli değnek yoktur.
Bunun dayatmacılık olduğunu sananlar kestirmeden yeni bir sol kurulacağını düşünürken eskiyi bir kez daha savunan dayatmacılardır.


Savaş suçlusu Dick Cheney Türkiye’den ne istiyor?
“...
ABD’nin bölge politikalarına destek istemeye gelen Cheney de tıpkı Bush gibi, bütün dünyanın gözü önünde Irak’ta, Afganistan’da işlenen savaş ve insanlık suçlarından sorumludur. Üstelik çantasında yeni insanlık suçlarına hazırlık planları var.
Dick Cheney, ABD desteğiyle yapılan Kuzey Irak operasyonları karşılığında Türkiye'den Afganistan işgaline ve olası İran harekâtına destek istiyor. Çünkü ABD hükümeti Afganistan'ı seçim kozu olarak kullanmak istiyor. Afganistan'a ilave asker gönderilmesi ise hem gidecek askerlerimiz hem de Afganistan halkı için daha fazla kan ve katliam demek. AKP hükümeti buna mutlaka hayır demelidir.
İncirlik Üssü geçtiğimiz günlerde 7 haftalığına kapatılıp bakıma alındı. Bu hazırlığın ABD’nin İran’a yönelik planıyla bir ilgisi var. ABD’nin İran’a yönelik saldırı tehdidi sürüyor ve Cheney Türkiye’ye İran saldırısına destek istemek için geliyor. AKP hükümeti Ortadoğu’da savaş ve gerilim politikalarının parçası kesinlikle olmamalıdır.
Cheney’nin çantasında taşıdığı bir önemli proje de İran’a yönelik füze kalkanı sistemidir. Çek Cumhuriyeti ve Polonya’dan sonra şimdi de Türkiye bu proje kapsamına alınmak isteniyor. ABD kontrolünde füze kalkanı, komşularımız tarafından bir saldırı tehdidi olarak algılanıyor. AKP hükümeti Cheney ile yeni füze kalkanı projesinin pazarlığını yapmamalıdır.
Türkiye’yi yönetenler Cheney’ye hiçbir söz vermemelidir. Savaş ve işgal suçları işleyen ABD yönetimiyle işbirliği yapılmamalıdır. Afganistan’a asker gönderilmemeli, Irak işgaline, İran’a saldırıya ortak olunmamalıdır.
Dick Cheney ile yapılan görüşmelerin tüm ayrıntıları açıklanmalıdır. Çünkü Dick Cheney, Irak işgalinin suçlusu ve halkların kardeşliğinin düşmanıdır.
Tayfun Mater
Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu Sözcüsü
24 Mart 2008


sosyalist işçi ne savunuyor?

Aşağıdan sosyalizm
-Kapitalist toplumda tüm zenginliklerin yaratıcısı işçi sınıfıdır. Yeni bir toplum, işçi sınıfının üretim araçlarına kolektif olarak el koyup üretimi ve dağıtımı kontrol etmesiyle mümkündür.

Reform değil, devrim
-İçinde yaşadığımız sistem reformlarla köklü bir şekilde değiştirilemez, düzeltilemez.
-Bu düzenin kurumları işçi sınıfı tarafından ele geçirilip kullanılamaz. Kapitalist devletin tüm kurumları işçi sınıfına karşı sermaye sahiplerini, egemen sınıfı korumak için oluşturulmuştur.
-İşçi sınıfına, işçi konseylerinin ve işçi milislerinin üzerinde yükselen tamamen farklı bir devlet ge-reklidir.
-Bu sistemi sadece işçi sınıfının yığınsal eylemi devirebilir.
-Sosyalizm için mücadele dünya çapında bir mücadelenin parçasıdır. Sosyalistler başka ülkelerin işçileri ile daima dayanışma içindedir.
-Sosyalistler kadınların tam bir sosyal, ekonomik ve politik eşitliğini savunur.
-Sosyalistler insanların cinsel tercihlerinden dolayı aşağılanmalarına ve baskı altına alınmalarına karşı çıkarlar.

Enternasyonalizm
-Sosyalistler, bir ülkenin işçilerinin diğer ülkelerin işçileri ile karşı karşıya gelmesine neden olan her şeye karşı çıkarlar.
-Sosyalistler ırkçılığa ve emperyalizme karşıdırlar. Bütün halkların kendi kaderlerini tayin hakkını savunurlar.
-Sosyalistler bütün haklı ulusal kurtuluş hareketlerini desteklerler.
-Rusya deneyi göstermiştir ki, sosyalizm tek bir ülkede izole olarak yaşayamaz. Rusya, Çin, Doğu Avrupa ve Küba sosyalist değil, devlet kapitalistidir.

Devrimci parti
-Sosyalizmin gerçekleşebilmesi için, işçi sınıfının en militan, en mücadeleci kesimi devrimci sosyalist bir partide örgütlenmelidir. Böylesi bir parti işçi sı-nıfının yığınsal örgütleri ve hareketi içindeki çalışma ile inşa edilebilir.
-Sosyalistler pratik içinde diğer işçilere reformizmin işçi sınıfının çıkarlarına aykırı olduğunu kanıtlamalıdır. Bu fikirlere katılan herkesi devrimci bir sosyalist işçi partisinin inşası çalışmasına omuz vermeye çağırıyoruz.