Sosyalist İşçi 320 (11 Nisan 2008)
Gülhane Parkı'nda
darbe karşıtı sesler
"170 yıllık bir olimpiyat koşusu bu.
Bundan yaklaşık 170 yıl önce, Mustafa Reşit Paşa'nın okuduğu Gülhane Hattı Hümayunu ile burada, Gülhane Parkı'nda yakıldı Hürriyet Olimpiyatı Meşalemiz.
Meşalenin geçtiği yerlerde Padişahlar tebaalarına; adalet, eşitlik, hukukun üstünlüğü vaat etti.
170 yıl bu vaatlerle geldi geçti.
170 yıl sonra yeniden aynı yerdeyiz. Hürriyet meşalesinin ilk yakıldığı yerde.
Hürriyet meşalesinin sönmüş ateşini yeniden yakmak için…"
5 Nisan'da Genç Siviller tarafından düzenlenen "Biz bir demokrasi sınıfıyız, Gülhane Parkı'nda" başlıklı toplantı Neslihan Demir tarafından okunan İkinci Gülhane Fermanı'yla başladı.
Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Ferda Keskin demokrasi okulunun ilk dersini sundu. "Gerentokrasiye Giriş" başlıklı sunuşta Keskin, Türkiye'deki darbe girişimlerinin ancak yeni toplumsal hareketlere benzer bir temelde örgütlenen bir muhalefetin inşasıyla durdurulabileceğini vurguladı. Keskin darbe karşısında solun tutumunu utanç verici olarak niteledi.
İkinci derste kürsüye Şenol Karakaş davet edildi. "Susurluktan Ergenekon'a Türkiye'de sol"u anlatan yazarımız, Türkiye solunun AKP hakkında yanlış bir değerlendirmeye sahip olduğunu, kemalist köklerinden dolayı aşağıdan bir çözümü yaratamadığını vurguladı. Karakaş, dar- beye karşı mücadeleden yeni bir solun doğacağını vurguladı.
Üçüncü dersi Ömer Laçiner anlattı. Başlık "Türkiye'de hukukun küskünlüğü" idi. Laçiner, Türkiye'de yüksek yargının 12 Eylülcülerin elini sıktığını ve bu yargının bağımsızlığından söz edilmeyeceğini söyledi. Laçiner, siyaset dışı müdahalelerin AKP'ye karşı gerçek mücadelenin önünü kestiğini belirtti.
Heeyt park-Kişisel Fermanlar bölümünde kürsü katılımcılara bırakıldı. Çoğu genç, başörtülü ve başı açık kadınlar, 12 Eylül mağdurları bu bölümde bugün demokrasiyi savunmanın yollarını tartıştı. Ortak vurgu darbeye karşı hep beraber mücadele etmenin vakti olduğuydu.
Demokrasi Okulu Rojin ve biraz da Kürtleşmek isteyen Genç Sivillerin söylediği Kürtçe türkü ve halayla sonlandı.
Bir bahar günü, çiçek kokularının arasında tartışan yüzden fazla katılımcının yüzünde umut ve heyecan vardı.
2009 yerel seçimlerinde doğrudan demokrasi kampanyası
Geçen yaz Baskın Oran ve Ufuk Uras’ın kazanması için mücadele edenler yola devam etmeye karar verdi. Hedef 2009 yerel seçimleri.
Bu doğrultuda hazırlanan web sitesi yayına başladı.
mahalledenmeclis.org’u tıklayın. İmzanızı verin. Haksızlıklara, adaletsizliklere karşı başka bir dünya için birlikte mücadele edelim!
Çanakkale’de siyanürlü atın aramaya karşı kitlesel miting
Kaz Dağları’nda siyanürle altın aramacılığına karşı gerçekleştirilen mitinge 5 bin kişi katıldı.
Çanakkale’de 11, balıkesir’den 6 belediyenin ortaklaşa çağrısıyla gerçekleştirilen mitingde “Suyumuzun Zehirlenmesine Seyirci Kalamayız”, “Altına Hayır” sloganlarının atıldığı mitingte yapılan konuşmalarda siyanürlü altın aramacılığına izin verilmeyeceği vurgulandı.
Sanatçılar hükümeti uyardı: Nükleer santral yapmayın!
Küresel Eylem Grubu, 1 Nisan’da İstanbul Makina Mühendisleri Odası'nda aydın ve sanatçıların katıldığı "Nükleer Santrala Hayır" basın toplantısıgerçekleştirdi. Meclise çağrı yapan basın metinini Taner Öngür, Jale Karabekir, Zeynep Casalini, Vedat Yıldırım, Harun Tekin, Pelin Batu birlikte okudu. Nükleer enerjinin bir zorunluluk değil siyasi bir tercih olduğunun vurgusunun yapıldığı basın metninde beş temel noktadan nükleer santral yapımına itiraz edildi.
Her nükleer santral nükleer atık üretir.
Nükleer santraller tehlikelidir.
Nükleer santraller ekonomik olarak makul yatırımlar değildir.
Rüzgar ve güneş enerjisinden yararlanmak ekonomik ve ekolojik açıdan dikkate alınması gereken alternatiflerdir.
Enerji verimliliği ve tasarrufu nükleer enerjinin en önemli alternatifidir.
Bilimsel olarak çürütülemeyecek olan bu beş maddeyi, aydın ve sanatçıların, sezgilerini ve görüşlerini dikkate almayan siyasal iradenin de zalim olacağını belirten basın metinine 86 sanatçı destek verdi. Basın toplantısına ayrıca Suavi, Vartkes, Ceren Sarp, Serap Yağız, Feryal Öney, Erbatur Çavuşoğlu, Yaşar Kurt, Cahit Berktay, Ilgın Su, Ragıp İncesağır da katıldı.
“Nükleer Santrala Hayır, 26 Nisan'da ben de Kadıköy'deyim” konuşma (düşünme) baloncuğunun önünde tüm sanatçılar resim çektirdi.
sosyalist işçi ne savunuyor?
Aşağıdan sosyalizm
-Kapitalist toplumda tüm zenginliklerin yaratıcısı işçi sınıfıdır. Yeni bir toplum, işçi sınıfının üretim araçlarına kolektif olarak el koyup üretimi ve dağıtımı kontrol etmesiyle mümkündür.
Reform değil, devrim
-İçinde yaşadığımız sistem reformlarla köklü bir şekilde değiştirilemez, düzeltilemez.
-Bu düzenin kurumları işçi sınıfı tarafından ele geçirilip kullanılamaz. Kapitalist devletin tüm kurumları işçi sınıfına karşı sermaye sahiplerini, egemen sınıfı korumak için oluşturulmuştur.
-İşçi sınıfına, işçi konseylerinin ve işçi milislerinin üzerinde yükselen tamamen farklı bir devlet ge-reklidir.
-Bu sistemi sadece işçi sınıfının yığınsal eylemi devirebilir.
-Sosyalizm için mücadele dünya çapında bir mücadelenin parçasıdır. Sosyalistler başka ülkelerin işçileri ile daima dayanışma içindedir.
-Sosyalistler kadınların tam bir sosyal, ekonomik ve politik eşitliğini savunur.
-Sosyalistler insanların cinsel tercihlerinden dolayı aşağılanmalarına ve baskı altına alınmalarına karşı çıkarlar.
Enternasyonalizm
-Sosyalistler, bir ülkenin işçilerinin diğer ülkelerin işçileri ile karşı karşıya gelmesine neden olan her şeye karşı çıkarlar.
-Sosyalistler ırkçılığa ve emperyalizme karşıdırlar. Bütün halkların kendi kaderlerini tayin hakkını savunurlar.
-Sosyalistler bütün haklı ulusal kurtuluş hareketlerini desteklerler.
-Rusya deneyi göstermiştir ki, sosyalizm tek bir ülkede izole olarak yaşayamaz. Rusya, Çin, Doğu Avrupa ve Küba sosyalist değil, devlet kapitalistidir.
Devrimci parti
-Sosyalizmin gerçekleşebilmesi için, işçi sınıfının en militan, en mücadeleci kesimi devrimci sosyalist bir partide örgütlenmelidir. Böylesi bir parti işçi sı-nıfının yığınsal örgütleri ve hareketi içindeki çalışma ile inşa edilebilir.
-Sosyalistler pratik içinde diğer işçilere reformizmin işçi sınıfının çıkarlarına aykırı olduğunu kanıtlamalıdır. Bu fikirlere katılan herkesi devrimci bir sosyalist işçi partisinin inşası çalışmasına omuz vermeye çağırıyoruz.