AKP liderliği, 41 ölümün sorumluluğunu halkı eylem yapmaya çağırdıkları için HDP’lilere ve özellikle Selahattin Demirtaş’a yıkmaya çalışıyor. Demirtaş hakkında “isyana teşvik” gerekçesiyle suç duyurularında bulunuluyor. Oysa protesto etmek bir haktır ve tüm siyasî partiler bu haktan faydalanabilir. Tayyip Erdoğan ve AKP, daha önce 1 Mart tezkeresine karşı yapılan büyük mitingden Gezi direnişine kadar birçok örnekte kitlesel eylemlilikler sonrası mağlubiyetler yaşayarak geri adım attı. Üstelik, olaylarda şiddeti tırmandıran AKP’nin iddia ettiği gibi “sağı solu yakıp yıkan vandallar” değil, İçişleri Bakanı’nın “Şiddet misliyle karşılık bulacaktır” sözünden sonra göstericilere vahşice saldıran devlet güçleriydi. Polis terörüne daha sonra faşistlerin linç girişimleri de eklendi.

 

Elbette barış aktivistleri, Selahattin Demirtaş’a oy veren geniş kalabalığa seslenebilecek bir platform oluşturmalı, yerellerdeki küçük eylemlilikler yerine Kobanê için merkezi bir miting çağrısı yapmalı. Bu hem gösterilerin daha güçlü olmasını sağlar ve provokasyon ihtimalini azaltır. hem de geniş bir kalabalık hükümetin üzerindeki baskıyı arttırabilir. Bu tartışmada öncelik Kürt halkıyla dayanışmanın örülmesinde. Hükümetin emriyle devletin uyguladığı şiddetin onlarca insanın ölmesine neden olduğu gözden kaçırılmamalıdır.


Dijital sayı 27 - 11 Mayıs 2021 (pdf)

Dijital sayı 26 - 27 Nisan 2021 (pdf)

Dijital sayı 25 - 6 Nisan 2021 (pdf)

Dijital sayı 24 - 23 Mart 2021 (pdf)

Dijital sayı 23 - 16 Mart 2021 (pdf)

Abone olun

Dostlarımız

Marksist.org

Marksizm 2013

dsip
















Su Hakkı Kampanyası