Irkçılığa ve Milliyetçiliğe Dur De Girişimi’nin geçtiğimiz hafta İstanbul'da gerçekleştirilen ‘Milletvekillerimize Dokunmayın’ toplantısında alınan karar üzerine oluşturulan heyet 6 Ekim 2009 Salı günü TBMM'de Demokratik Toplum Partisi (DTP)'ni ziyaret ederek, DTP'ye yönelik saldırılara karşı dayanışmalarını iletti. "Sınır ötesi operasyon tezkeresi"nin TBMM'de görüşüleceği gün, gerçekleşen ziyarette heyette Av. Eren Keskin (İnsan hakları savunucusu), Cengiz Alğan (DurDe Girişimi sözcüsü), Doğan Tarkan (DSİP Genel Başkanı), Leman Yurtsever (İnsan Hakları savunucusu), Zeynep Tanbay (Sanatçı), Yalçın Ergündoğan (Gazeteci-Yazar), Av. Hüseyin Öntaş (Dur De ), Serkan Akyıldırım (DurDe), Veysi Altay, Nahide Öztürk , Ayşe Öztürk yer aldı.

Sınır ötesi askeri operas- yon yapmaya onay 'tezkere'sinin yeniden Meclis'e sunulmasını, 'havan topu mermisi ile gencecik bedeni parçalanan Ceylan'ların ölümüne de kapı aralamak' anlamına geldiğini ifade ederek, barış çağrısı yaptı. İnsan Hakları Derneği eski Genel Başkanı, DTP Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal tarafından karşılanan heyet DTP Meclis grubunun toplantısına katıldı. DTP grubunda Eş Başkan Ahmet Türk'ün konuşmasının ardından, dayanışmacı heyet adına insan hakları savunucusu Av. Eren Keskin, DTP Grup Başkanvekili Selahattin Demirtaş tarafından kürsüye davet edildi. Keskin, kürsüden yaptığı konuşmasında DTP'ye yönelik hukuk dışı saldırıları kınayarak, heyet adına DTP'li vekillere dayanışmalarını iletti. Keskin konuşmasında, havan topu mermisi ile minik bedeni paramparça olan Lice'li Ceylan'ın katlinin sorumlusunun Türk militarizmi olduğu vurgusunu yaparak, "Savaşın yaratabileceği daha büyük bir acı olabilir mi?" dedi. Keskin konuşmasında şunları ifade etti: "son dönemde yaşananlar İttihat ve Terakki döneminde başlatılan ve Cumhuriyet'le devam eden 'Türkleştirme politikası'nın iflasıdır. Bu iflası geciktirmeye çalışıyorlar, ama artık geriye dönüş yok" dedi.

DTP milletvekilleri ve grup toplantısını izleyen kalabalık topluluk tarafından sık sık alkışlarla kesilen konuşmasında, Keskin; Liceli küçük Ceylan olayına gönderme yaparak; "olaya gösterilen tepkiler, acının büyüklüğü ile doğru orantılı olmadığının" altını çizdi.

Eren Keskin konuşmasını şu sözlerle noktaladı:

"Şu anda, Kürt sorununun çözümüne ilişkin iki ayrı görüş var. Biri 'PKK'siz çözüm', diğeri ise; 'PKK'li çözüm'. Ben şahsen PKK'siz çözüm olacağına inanmıyorum..."

(sesonline.net)