Yeni anayasayı görüşen meclis komisyonunda 4 parti “Asgari ücretten vergi alınamaz” maddesinde anlaştı. Sendikaların yıllardır dile getirdiği vergi kesintisinin kaldırılması asgari ücretle yaşayan milyonlarca işçinin durumunu iyileştirecek mi?
› Türkiye’de sigortalı işçilerin yarısı asgari ücretli. Yani 5 milyon 129 bin 623 kişi ayda 739,79 liraya geçinmeye çalışıyor. Asgari ücret sigortasız çalışan işçiler için de baz alınıyor ve genel ücretlerde alt birim olarak kabul ediliyor.
› Brüt yani hiçbir kesintiye uğramamış asgari ücret 940,50 lira. Bu para işçinin eline geçmeden 200,71 lira kesinti yapılıyor. İşçinin elineyse 739.79 lira geçiyor. Kesintinin 125 lirası vergiden. Bu kesintinin kaldırılması işçi sınıfının bir kazanımdır. Ancak 125 liranın kime gideceği konusunda yasal belirsizlik sürüyor. Bu para işçinin cebine girmelidir.
› 125 liralık vergi kesintisi işçiye gittiğe taktirde asgari ücret 864,75 liraya yükselecek.
Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 935,76 lira.
Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarı (yoksulluk sınırı) ise 3.048,06 lira.
Vergi kesintisinin ücrete yansıtılması, küçük bir iyileştirme olacak. Ancak milyonlarca işçinin geçim sıkıntılarını çözmeyecek.
Asgari ücretten verginin kaldırılması yetmez:
› Asgari ücrette acil iyileştirme yapılmalı, net 1000 lira olmalı.
› Asgari ücret demokratik bir şekilde belirlenmelidir. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda 5 devlet bürokratı ve 5 patron temsilcisine karşılık işçileri temsil eden 5 sendikacı bulunuyor. 10’a karşı 5’in bir yaptırım gücü yok. Üstelik asgari ücretli işçilerin ezici çoğunluğu sendikasız. Örgütsüz oldukları için grev ve eylemler yaparak ücret artışı taleplerini kabul ettirme imkanları da yok. Bütün işçiler sendikalı olmalıdır, sendikalaşmanın önündeki her engelin kaldırılması, örgütlenmeyi işten atarak engelleyen patronların maddi olarak cezalandırılması yasalaştırılmalıdır.
› Türkiye ekonomisi büyümektedir. Patronların satışları ve karları artmaktadır. Asgari ücretin sefalet ücreti olarak, %4’lük zamlarla sürmesi kabul edilemez. En düşük ücret yoksulluk sınırının üzerinde belirlenmelidir.