Mısır'da General Sisi liderliğinde kanlı bir askeri darbe gerçekleştiren ordu, ordudan biraz daha fazla ve biraz daha eksik.

Mısır ordusu Mısır'ın en güçlü sermaye grubu.

1952 yılından beri cuntalarla yönetilen Mısır'da halkın en güçlü düşmanlarının başında Mısır ordusu geliyor. Hür Subaylar Birliği'nin bir üyesi olarak Mısır'da iktidara el koyan ve Milliyetçi Sosyalist Baas fikrini yaygınlaştıran Nasır'dan beri, Hür Subaylar Birliği Mısır'daki hakim güç. Nasır'dan sonra iktidara gelen Enver Sedat da Hür Subaylar Birliği'nin üç kurucusundan birisi.

Son darbenin komutanı Sisi ise askeri eğitimini ABD ve İngiltere'de alan ve zamanla Mısır istihbaratının zirvesine yerleşen bir asker.

Mısır ordusunun darbesini sessizlikle karşılayan ya da destekleyen ve bunu solculuk adına yapanlar, açıktan açığa bir sermaye grubunu destekliyor. Çünkü Mısır ordusu tahminlere göre Mısır ekonomisinin %20'si ile %40'ı arasında dev bir bölümünün kontrolüne sahip. Ordu, bir ordu değil bir şirketler toplamı gibi. Mısır'da makarna, salça, iç giyim, bilardo salonları, süt, eğlence, maden suyu ve turizm gibi alanlarda ve bir dizi büyük sanayi kolunda ordu ekonominin hakim gücü.

Hazimneye ait toprakların %87'si ordunun elinde.

Ordu, neredeyse bedava iş gücüne sahip. 468 bin kişilik asker gücü, bu işletmelerin bazılarında iş gücü olarak da kullanılıyor.

Genç subaylar erkenden emekli edilip bu tesislerde yöneticilik yapmaya başlıyor.

Generaller ise tıpkı Türkiye'de olduğu gibi yüksek ikramiyeler ve maaşlarla emekli olup büyük şirketlerin yönetim kuruluna giriyor.

Mursi'yle ordu arasındaki en önemli gerilim, parlamentonun ordunun gelirlerinin denetlenmesiyle ilgili yasanın çıkmasıyla başladı. Ordu, ''Gerekirse çatışırız'' dedi.

Ve çatıştı.

Mısır ordusu müslümanları öldürdüğü için darbeyi destekleyen ulusalcıların, ABD'den her yıl 1.3 milyar dolar yardım alan, bu dolarları da ABD'li silah şirketlerinden silah alarak geri veren apoletli patronları destekledikleri çok açık.