AKP’li İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın ‘misliyle yanıt verilecek’ ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘daha sert karşılık vereceğiz’ sözleri Türkiye’de devletin toplumsal muhalefet karşısındaki refleksini sımsıkı koruduğunu gösterdi.
İktidara geldiği günden itibaren ordunun siyasete müdahalesini eleştiren AKP, askeri devreye sokma kartını bizzat kendi kullandı. Erdoğan ve ‘ne olursa olsun AKP desteklenmeli’ diyen kalemşörlerinin “yeni Türkiye” söylemi bir kere daha çöktü. Demokratik bir hak olan gösteriler polis şiddetiyle bastırıldı. Kürdistan’da yine devlet terörü uygulandı. İçişleri Bakanı’nın kışkırtıcı sözlerinin bilançosu 41 ölü, Diyarbakır başta olmak üzere pek çok ilde sıkıyönetim ilanı oldu. Tanklar ve postallar eylemleri bastırmak için sokağa çıktı.
AKP’nin yeni Türkiye’sinde yeni hiçbir şey yok. Erdoğan tıpkı yıllardır kendi tabanına ‘bidon kafalılar’ diyen Kemalist elitler gibi Kürt halkına tepeden bakıyor. Kürtlerin cahil oldukları için PKK’yi desteklediklerini söylüyor.
Kobanê’yle dayanışmak için eyleme katılan 87 kişi tutuklanırken, HDP bürolarını yakan, sokaklara satırlarla çıkan faşistlere ve onları izleyen polislere dönük hiçbir şey yapılmadı.