Bilgi Üniversitesi çalışanı Mehmet Işık, sendikal mücadele deneyimlerini yazdı.
Bilgi’deki sendikalaşma süreci işçi sınıfımız ve onları örgütlemek amacında olan kurum ve kuruluşlar için birçok derslerle doludur. 2009 yılında başlayan sendikalaşma çalışmalarına büyük umutlarla başlamıştık. Akademisyenlerimiz, destek hizmetleri çalışanları ve sendikacılar büyük bir heyecanla bir an önce örgütlenmemizi tamamlayıp toplu sözleşmeye kavuşmak için çalışıyorduk. Ancak ne yazık ki istediğimiz sonuca ulaşamadık.
Şimdiye kadar başarılı olamayışımızda sendikacılarımızın da akademisyenlerimizin de biz destek personelinin de hataları var. Bilgi sendikalaşmasının en önemli zorluğu bence şuydu: Tam sendikalaşma çalışmaları başladığı zamanlarda uluslararası bir üniversite şirketi olan Laurette Bilgi’yi ticari bir üniversiteye dönüştürmeye başlamıştı. Bu nedenle Bilgi’deki herkesin çalışma koşulları değiştiriliyor, zorlaştırılıyor ve ücretleri kısılmaya çalışılıyordu.
Bu nedenle sendikamız da bu sorunlarla boğuşmak zorunda kalıyor üye kazanma çalışmalarında başarılı olamıyordu. Bu süreçte birçok arkadaşımız baskılar gördü, işten çıkarıldı.
Bizler sendikalaşmaya öncülük ettiğimiz için işten çıkarılmıştık. İşten çıkarılanların arasından direnmeyi seçenlerin arasında bulunmaktan gurur duyuyorum. Yağmurun soğuğun altında 2010 ‘da arkadaşlarımız 83 gün, 2012’de biz 81 gün çadırda direniş yaptık ve kazandık. ve 2010 direnişçilerinden hayata veda eden Kadir Karabulak arkadaşımızı da saygıyla anıyorum.
Şimdi Bilgi’de sendikalı bir temizlik işçisi olarak çalışıyorum. Bizim örgütlenme çalışmamız toplu sözleşmeyle sonuçlanmadı, ama sendika demek işçilerin iradesi demek olduğunu öğrendik. Çünkü sendika örgütlü işçiler için yasal bir çatıdır. Çatıyı ayakta tutan binanın iskeletidir. O iskeleti oluşturan çalışanlar olmazsa iskeletin ayakta durması mümkün değildir. İşçiler örgütlenip biraraya gelmezlerse sendikanın adı hiç bir işe yaramaz. Bizler bu süreçte dayanışmayı öğrendik, sermayenin beyaz yakayı mavi yakayi ayırd etmeden sömürdüğünü işine gelmeyince kapıya koyduğunu öğrendik. Baskılar ve işten çıkarmalar karşısında direnme cesareti gösterenler onurlarına sahip çıkabiliyorlar. İnsanca muamele gördüğünü öğrendik. Davalarımıza emeğimize sahip çıkmayı öğrendik.
Bilgi Dayanışması da Vakıf Dayanışması kısa adı VİDA olan bu örgütlenme mücadelesinin sonucunda oluşmuştur ve çok da iyi olmuştur. Bu günlerde İşten çıkartılan arkadaşlarımızın işe iade davaları tek tek kazanımla sonuçlandı sonuçlaniyor. Ancak şunu bilmeliyiz ki sadece yasalara güvenerek hak aramak boşunadır. Aslolan örgütlenerek mücadele etmektir.
Dayanışma ile...