Şenol Karakaş
Karl Marks ve Frederich Engels Komünist Manifesto'yu "Bütün ülkelerin işçileri, birleşin!" çağrısıyla bir temennilerini dile getirmek için sonlandırmadılar.

Bu çağrı bir temenniden daha fazlasını ifade ediyor.

Ütopik sosyalistlerden temel farkını kapitalist üretim sürecinin analizinde ve bu analize bağlı olarak şekillendirdiği işçi sınıfının toplumsal devrimin öznesi olduğu fikrinde gören Karl Marks, tüm diğer sorunları bu bakış açısına göre sistemleştirdi. Hiçbir milli meseleye, işçi sınıfının antikapitalist eyleminin ihtiyaçları dışında yaklaşmadı.

Gerçek marksist geleneğin içinde, milli bir sorunu milli bir zeminde çözebileceğini düşünen hiçbir devrimci de olmadı.

Kendi devrimcilik günlerinden diktatörlük günlerine geçişi "Tek ülkede sosyalizm" teorisiyle meşru kılmaya çalışan Stalin'e kadar.

Tek ülkede sosyalizmin olup olamayacağını Karl Marks'a dayanarak tartışmaya çalışanlar, ilk adımı, Marks açısından tek bir ülkede kapitalizmi analiz etmenin mümkün olmadığını kavrayarak yola çıkmak zorundalar. Almanya'da başlayıp, Fransa'da, Belçika'da ve en son sürgünde İngiltere'de devam eden devrimci yaşamı boyunca kapitalizmin küresel düzeyde yaşadığı her sarsıntıyı, siyasi şekillenmesini, ekonomik hamlelerini ve bu çelişkilerin tek tek ülkelerde hangi sonuçlara yol açtığını araştırmasının nedeni, entelektüel gelişkinliği ve merakı değildir. Marks açısından kapitalizm sermaye birikimi demektir ve sermaye doğduğu gün, tüm dünyayı evi haline getirmeye çalışan bir örgütlenmeye girişmiştir.

Paranın sermayeye dönüşümü, sermayenin üretimi ve yeniden üretimi, sermayenin dolaşımı sürecinden kopartılamaz. Sermaye birikimi, şimdiye kadar fethedilmeyen ya da daha önceden fethedilen her şeyin fethine ve yeniden fethine bağlıdır. Bir bakkal, bir sanayici, bir tüccar ya da bir bankacı olsun, her tekil sermaye sahibi, dünyanın en güçlü sermaye grubunun başında olmayı hayal eder.

Her tekil sermaye hareketi, sermaye birikiminin küresel eğilimleri tarafından belirlenir. Bu yüzden pazar denilen sermayenin hareket sahası, tek tek ülke ekonomilerinin aritmetik toplamı değil, organik bileşimidir. Küresel olan ve ülke ekonomilerini belirleyen dünya pazarıdır, tersi değil.

Dünya pazarı, ülke sınırlarına bölünmüş kapitalizmin üretim ve yeniden üretim sürecinin toplamı olarak, eşitsiz ama birleşik bir biçimde tüm ülke ekonomilerini belirler, hatta teslim alır. Bu yüzden, tek ülkede sosyalizmin gerçekleşmesi ihtimali bir yana, tek bir ülkede kapitalizm milliyetçi bir saçmalıktır.


Dijital sayı 27 - 11 Mayıs 2021 (pdf)

Dijital sayı 26 - 27 Nisan 2021 (pdf)

Dijital sayı 25 - 6 Nisan 2021 (pdf)

Dijital sayı 24 - 23 Mart 2021 (pdf)

Dijital sayı 23 - 16 Mart 2021 (pdf)

Abone olun

Dostlarımız

Marksist.org

Marksizm 2013

dsip
















Su Hakkı Kampanyası