Ergenekon ve darbe soruşturmaları toplumu ortadan ikiye böldü.
Bir tarafta 90 yıllık askeri vesayet ve baskı rejimini savunan azınlık var. Öte yanda ise 27 Nisan e-muhtırası ile TSK tarafından "düşman" ilan edilen, demokrasi ve özgürlük isteyen halkın çoğunluğu duruyor.
Kemalizm ve stalinizmle özdeşleşen sahte solcuların aksine yeni sol ilkeleri, politikaları ve mücadelesiyle elbette ikinci taraftadır.
- Tüm darbe ve darbe girişimlerine 'ama'sız karşıyız.
- Tüm darbecilerin yargılanmasını ve cezalandırılmasını istiyoruz.
- Türkiye'deki NATO ve kontrgerilla faaliyetleri hakkında tüm belgeler kamuoyuna açıklanmalıdır.
- 12 Eylül darbesinin ürünü olan 1982 Anayasa'sı derhal yürürlükten kaldırılmalıdır.
- Demokratik ve özgürlükçü bir anayasa istiyoruz.
- TSK yönetimi Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanmalıdır. Askeri bütçeler üzerinde sivil denetim yasalaşmalıdır. TSK'ya dokunulmazlık veren tüm yasa maddeleri kaldırılmalıdır. Ordu tamamen seçilmişlerin denetimi altına girmelidir.
- Ergenekon soruşturması sonuna kadar ilerlemelidir. Davayı yürüten savcılara ve hükümete sonuna kadar gitmesi için toplumsal destek sunulmalı, çağrı yapılmalıdır.
- Seçilmiş hükümetleri ve meclisi atanmışların darbesine karşı savunuruz.
- Parti kapatmalara, her türden anti-demokratik uygulamaya karşıyız.
- Herkes için demokrasi ve adalet istiyoruz.
- Türkiye'de darbe defterinin kapanması 12 Eylül hayaletiyle savaşmaktan değil, bugün halkı kafese sokmak isteyenlerle hesaplaşmaktan geçer.
- Yeni sol darbelere karşı olan bütün kesimlerle birlikte mücadele etmelidir.