12 Eylül darbesinin başı Kenan Evren ve dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Tahsin Şahinkaya hakkındaki 88 sayfalık iddianame sınırlılığına, eksik ve yanlış bazı yanlara sahip olmasına rağmen iki darbecinin işlediği suçları tarif ederek müebbet hapisle cezalandırılmalarını istiyor. İddianame kabul edildi, Evren ve Şahinkaya mahkemeye sanık olarak gelecek.

"Dava zamanaşımına uğradı, bundan bir şey çıkmaz" diyenler fena halde yanıldılar.

Katliamlar, provokasyonlar

12 Eylül iddianamesinin bir başka önemli yanı da var. Darbenin "şartlarını olgunlaştırmak" için hayata geçirilen darbe planları sonucu yapılan katliamlar ve provokasyonlar bir bir sayılıyor: 1 Mayıs 1977, 16 Mart, Sivas, Maraş ve Çorum katliamları, gazeteci Abdi İpekçi'nin öldürülmesi… İddianame bunların her birinin TSK tarafından yapıldığını söylüyor.

İddianamede yer alan ifadelerinde iki darbeci de pişman olmadığını, yine aynı durum olsa aynısını yapacaklarının altını çiziyor. Sığındıkları gerekçe ise "ülkenin felç olması". Felç eden ise yine kendileri, genelkurmay.

1970'lerde faşist saldırıların ve kanlı provokasyonları yaşayan sosyalistler bunun kontrgerillanın, yani Genelkurmay'a bağlı Özel Harp Dairesi'nin işi olduğunu söylüyordu. 12 Eylül iddianamesi de aynı şeyi söylüyor.

İddianamedeki eksikler, yanlışlar

İddianameyi hazırlayan kişi Türkiye Cumhuriyeti'nin bir savcısı. Devletçi bakış açısıyla öğretmenlerin sendikal örgütlenmesine karşı. Yıkılan stalinist rejimleri göstererek liberal demokrasinin insanlığın ulaştığı en ileri yönetim biçimi olduğunu söylüyor. Bütünüyle ordunun ve tetikçisi ülkücü faşistlerin aktörü olduğu provokasyonlar listesine Fatsa'da sokuluyor.

Fatsa belediyesinde yönetime gelen ve Kenan Evren'in operasyonuna maruz kalan solcuları suçluyor. MHP'liler kullanılmış olarak gösteriliyor, ancak ideolojik, siyasi ve pratik olarak darbeyi savunan bu partiye dönük bir suçlama yok.

Bunları eleştireceğiz. Yanlışların düzeltilmesini isteyeceğiz. En önemlisi 12 Eylül davasının genişlemesi için mücadele.

Bu dava bizim davamız

Bu mücadele kimin 12 Eylül düzenine gerçekten karşı olduğunu gösterecek.

12 Eylül davasının arkasında durmayanlar, bu davanın açılmasını sağlayan yetmez ama evetçilerle birlikte genişlemesi için mücadele etmeyenlerin "hayır" oylarının CHP ve MHP'yle aynı gerekçelere sahip olduğu da ortaya çıkacak.

"Bu yaşta yargılansalar ne olur" diyenler 12 Eylül iddianamesinde yer alan 3,5 sayfalık işkence yöntemlerini bölümünü okusun. Hangi yaşta olursa olsun bunları yapanlar hesap vermeli ki arkasından gelenler aynısını yapmaya kalkmasın.

2008'da toplanan 12 Eylül Vicdan Mahkemesi, Kenan Evren ve 12 Ey-lülcüler hakkında sonsuza kadar iti-barsızlaştırma cezası vermişti. 2012-'de Kenan Evren ve 12 Eylülcüler mahkemede hesap veriyor. Bu tarihi bir kazanımdır ve darbeye karşı mü-cadele ile elde edilmiştir. Davanın ge-nişlemesi de gene mücadele ile olacak