Türk egemen sınıfının sözcüleri Kürtlere durmadan "silahları bırak, sonra konuşalım" diyor. Ancak dağda silahla değil ovada demokratik yöntemlerle siyaset yapan Kürt politikacıların bileğine kelepçe vuruluyor. Kürt sorununun barışçıl çözümü Kürtlere silahla direnmekten başka hiçbir yol bırakmayan baskının son bulmasından geçiyor. "KCK davası" tutukluları bir an önce serbest bırakılmalı, bu barışın da önünü açar.
Herkes Kürtlere karşı yapılan haksızlıklardan bahsediyor. Herkes kirli savaş yıllarını kınıyor. Başta AKP olmak üzere egemen sınıf partileri Kürt sorunundan bahsederken, ne hükümet ne de devlet hiçbir adım atmaya yanaşmıyor. Oysa 2011 Haziran'ına kadar PKK'nin tek taraflı ateşkes yapması barış için, diyalog için, demokratik temelde siyasetin önünün açılması için büyük bir fırsat. Bu fırsatın harcanmamasın, çözümsüzlüğün sona ermesinin, silahların kalıcı olarak susmasının yolu somut ve güven verici adımlar atılmasından geçiyor. Bu adımların başında KCK davasından tutuklu Kürt siyasetçilerin serbest bırakılması geliyor.
Aralarında milyonlarca seçmenin oylarıyla yönetime gelmiş belediye başkanlarının da bulunduğu 154 Kürt siyasetçi KCK davasında yargılanıyor. İki binden fazla BDP'li "KCK operasyonu" adı altında gözaltına alınırken 154 BDP'li siyasetçi hiçbir so-mut gerekçe gösterilmeden bir buçuk yıl hapiste tutuluyor. Tek birinde çakı bile bulunmadığı halde, demokratik yolları kullandıkları halde ovada siyaset yapmak isteyen Kürt siyasetçiler zindanlarda çürütülüyor.
Tutuklamalar ulusal aşağılama ile birleşiyor. 7 bin 578 sayfalık iddianame günlerce okunduktan sonra, Kürt siyasetçilerin anadillerinde savunma yapma hakları mahkeme tarafından kabul edilmedi. Kürtçe, resmi tutanaklara "bilinmeyen bir dil" olarak geçirildi. Yapılan tüm itirazlar reddedildi, dava bu yıla ertelendi ve 13 Ocak'ta Diyarbakır'da yeniden başlayacak.
Ölüm değil çözüm diyenler, barış isteyenler bir halkın yargılandığı bütünüyle siyasi bir dava olan "KCK davası" karşısında seslerini yükseltmelidir.
Devrimci sosyalistler ilk duruşmada olduğu gibi 13 Ocak'ta da Diyarbakır'da olacaklar ve tutuklu BDP'lilerin serbest bırakılmasını isteyecekler.
Özgürlük isteyenler, KCK duruşması öncesi, 12 Ocak'ta BDP'li tutsakların serbest bırakılması için yürüyüşler düzenleyecekler.
BDP'li tutsaklar serbest bırakılsın!
Kürtler Kürtçe konuşur!
Özgürlük istiyoruz!