Parlamento seçimlerinin ardından başkanlık seçimlerinin de ilk turu yapıldı.
Seçimlere ikisi Mübarek döneminde dışişleri bakanlığı ve başbakanlık yapmış iki aday, Müslüman kardeşler örgütünü temsilen bir aday ve 3 solcu aday katıldı.
İki turlu seçimlerin tamamlanan ilk turunda en çok oyu Müslüman Kardeşler örgütünden Muhammed Morsi aldı. Mübarek’in son başbakanı ve bir Hava Kuvvetleri Generali olan Ahmed Şefik ise ikinci oldıu.
Üçüncü ve dördüncülüğü ise 25 Ocak Devrimi’ni destekleyen Hamdeen Sabbahi ve Abouel Fatouh aldılar.
Yasaya göre ilk iki sırayı alanlar seçimlerin ikinci turuna katılacak.
Oyların yüzde 24.5’ini alan Ahmed Şefik seçim propogandasında bir yandan islamcılara karşı kendisinin laikliği savunduğunu anlatırken diğer yandan da açıkça devrimin karşısında tutum alarak devrimci örgütlere karşı demir yumruk kullanacağını anlattı.
Ahmed Şefik açıkça karşı devrimi savunuyor ve Mısır’da zaten devrim olmadığını söylüyor.
Şefik oyların kabaca dörtte birini alırken karşı devrimcilerin gücünü de göstermiş oldu.
Müslüman kardeşlerin adayı Muhammed Morsi ise Şwfik’den biraz daha fazla oy aldı. Onun oy oranı yüzde 24.9.
Müslüman Kardeşler daha önce yapılan parlamento seçimlerinde oyların yaklaşık yarısını almışlardı. Yani başkanlık seçimlerinde Müslüman Kardeşler oylarının yarısını kaybetti.
Bunun temel nedeni Müslüman Kardeşlerin devrimci tabana güven vermemeleri. Parlamentoda çoğunluk olmalarına karşı Yüksek Askeri Konsey’den bağımsız hareket edememeleri ve sürekli olarak Konsey ile pazarlık yapmaları onlara oy kaybettirdi.
Devrimden yana olan üç adayın toplam oyu ise yüzde 40’ın üzerinde. 3 adaydan ikisi kendilerini sosyalist olarak tanımlıyorlar ve Sosyalist Nasırcı hareketin adayı Hamdeen Sabbah oyların 20’sini alarak üçüncü oldu.
Hamdeen Sabbah seçimlere hile katıldığını söyleyerek sonuçlara ititraz ediyor.
Sabbah’ın adayları Yüksek Askeri Konsey’in kontrolündeki İçişleri Bakanlığı’nın Şefik lehine 900 bin oy kullandığını iddia ediyorlar.
Solda yer alan kimileri Arap Baharı’nın ABD’nin bölgeyi yeniden şekillendirmesi olarak tanımlarken İslamcı partilerin seçimleri kazanmalarını buna kanıt olarak göstermekteydi. Mısır’da bazıları için hayati sorun olan laikliği, eski bir general ve diktatörlük yanlısı savunuyor. Öyle görülüyor ki Mısır’da da eski general, Mübarek’in başbakanı, askeri cuntanın desteğine sahip olan Şefik laikçilerin son umudu.
Suriye’de katliam sürüyor
Esad rejimi Annan Planı’nın öngördüğü ağır silahların sivil halka karşı kullanılmaması maddesini bir kere daha ihlal etti ve Humus yakınlarındaki Houla kentini ağır silahlarla 18 saat boyunca bombaladı.
Esad ordusunun bombardımanı sonucunda 32’si çocuk olan 90 kişiyi öldürdü.
Esad rejimi bu konuda sessizliğini korurken, Annan Planı gereğince Suriye’de bulunan Birleşmiş Milletler askeri gözlemcileri Houla kentine gittiklerini ve feci bir katliam sonucu 90 ölü saydıklarını açıkladı.
Öte yandan katliama karşı çeşitli kentlerde yapılan gösterilerde halk Esad rejiminin yanı sıra Kofi Annan ve Birleşmiş Milletleri’de suçladılar ve katliamdan sorumlu tuttular.
Hür Suriye Ordusu ise Esad rejimi katliamlara devam ettiği takdirde çatışmalara gireceğini ilan etti.