Yunanistan’da geçtiğimiz hafta sonu yapılan yerel seçimlerde, 12 bölgenin yalnızca birinde ikinci tura kalmadan bir başkan seçilebildi. İkinci turda, iktidardaki koalisyonun ana bileşeni, sağcı Yeni Demokrasi Partisi’nden 12, radikal sol ittifak Syriza’dan 5 ve iktidarın küçük ortakları merkez solcu PASOK ve DIMAR’ın desteklediği 7 aday yarışacak.
Atina’da ilk iki sırayı, PASOK ve DIMAR’ın desteklediği bağımsız aday ile Syriza’nın adayı aldı. Atina’nın da içinde yer aldığı Attiki bölge başkanlığında da ikinci turda Syriza ve PASOK adayları yarışacak. Yunanistan’da 1974’ten beri ilk kez Yeni Demokrasi bir bölgede ikinci tura kalan aday çıkartamadı. Üstelik bu bölge, Yunanistan’daki toplam seçmenlerin üçte birini oluşturuyor. Üstelik, Attik, hükümetin krizden çıkış için kesinti programlarını en yoğun uyguladığı bölge. İktidarın büyük ortağı bu bölgede daha radikalleşmiş bir toplumla karşı karşıya ve merkez sağın oyları farklı yönlere doğru dağılıyor.
Yunanistan’da 2009’da %44 oy alan sosyal demokrat PASOK, 2012’de paramparça olmuştu. Şimdi, PASOK “bağımsız” adaylar göstererek toparlanmaya çalışırken, Yeni Demokrasi Partisi’nin aynı ölçüde olmasa da benzer bir yola girdiği görülüyor.
Soldaki oyların toplamında fazla bir değişiklik olmadığı, ancak Syriza’nın oylarının bir bölümünün PASOK ve Yunanistan Komünist Partisi adaylarına kaydığı görülüyor. 2012 seçimlerinde Syriza %27, YKP %4.5 ve ANTARSYA %0.33 almıştı. Bu kez üç sol alternatifin oy oranları sırasıyla %17.7, %8.8 ve %2.3.
DSİP’in kardeş örgütü Sosyalist İşçi Partisi’nin (SEK) de yer aldığı antikapitalist birlik ANTARSYA, %2.3 ile hem 2012’deki düşüşten sonra tekrar kendini toparladı, hem de tarihindeki en yüksek oy oranına ulaştı.
Kriz odaklı tasarruf politikaları merkez siyasi akımları zayıflatırken, solla birlikte aşırı sağ da güç toplamaya devam ediyor. Neonazi partisi Altın Şafak, 2012’ye göre oylarını %1.1 arttırarak %8.1 oy oranına ulaştı. Ancak son iki yılda birçok ankette faşistler %12-13 civarında görülüyorlardı. Son bir yıl içinde antifaşist bir rapçinin Altın Şafakçılar tarafından katledilmesi, arkasından yapılan büyük antifaşist gösteriler ve partiye yönelik tutuklama operasyonları, neonazilerin daha da güçlenmesini önledi. Ancak tehdit hâlâ oldukça büyük.