İlker Başbuğ istifa et!
Genelkurmay'ın Taraf gazetesinin yayımladığı darbe planını açıkça ört pas etmek istiyor. Planın altında imzası bulunan ve tutuklandıktan sonra şüpheli bir şekilde serbest bırakılan Albay Dursun Çiçek'in Askeri Savcılığa ve Emniyet'e farklı imzalar verdiğini açıklaması öfkeyi artırdı. Çiçek, 3 yıl önce imzasını değiştirmiş! Çiçek'e ait olan farklı belgelerdeki 21 imza örneği ile darbe planının altındaki imza karşılaştırılmış, hepsinin aynı elden çıktığı sonucuna varılmıştı.
Çiçek'in sızan ifadesi ve imza konusunda bulduğu yaratıcı açıklaması, gözleri onu savunan Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'a ve 'arkasındayız' açıklaması yapan Genelkurmay 2. Başkanı Hasan Iğsız'a çevirdi. Onlar darbe planı hazırlayan bir subaya destek olurken açıkça Ergenekon soruşturmasının üzerini örtmek istiyorlar. Bu girişimleri o kadar inandırıcılıktan uzak bulundu ki bir çok medya kuruluşu ve hukukçu şüphelerini açıkça dile getirdi. Buna karşılık Genelkurmay küstü! 30 Ağustos'taki Yüksek Askeri Şura'ya kadar kamuoyuna açıklama yapmayacağını duyurdu.
20 Temmuz'da darbeci generaller Hurşit Tolon ve Şener Eruygur ilk kez mahkeme önüne çıkıyor. Öte yandan ilk kez bir hükümet darbecilerin yargılanmasını engelleyen yasa maddelerini değiştirmeye çalışıyor.
Geçici 15. maddeyi kaldırın!
Darbecilerin yargılanmasını açıkça istemeyen üç güç bu saflaşmada öne çıktı.
İlki Türkiye'nin sahibi büyük sermayenin örgütü TÜSİAD'dı. TÜSİAD'a göre darbeciler öyle hemen değil, yavaş yavaş yargılanmalı. 27 Mayıs'tan bugüne tüm darbeleri desteklemiş olan TÜSİAD bu kez darbecilerin engellenmesini yavaşlatarak engellemek istiyor.
Darbelerle yüzleşmeyi engelleyen ikinci güç CHP ve onu etrafından birleşen Kemalist cephe. Baykal, geçen hafta Kenan Evren'i yargılamaktan bahsederken, bugün Cumhurbaşkanı Gül'ü darbecileri yargılamayı sağlayan yasayı veto etmeye çağırıyor.
Üçüncü güç ise darbelerin asıl sorumlusu olan TSK. Darbeci mensuplarının yargılanmasını istemediğini Dursun Çiçek'i aklayarak ve darbe planının 'sahte' olduğunu açık etti.
Bu üç gücün karşısında ise çok daha büyük bir güç var. Sünni dindarlar, Kürtler, demokrasi yanlısı olan Türkiye toplumunun büyük çoğunluğu. TÜSİAD, CHP ve Genelkurmay darbecilerin yargılanmasını bugünküler gibi çeşitli saptırmalarla geciktirebilir, ancak engelleyemez.
Darbecilerin yargılanmasını engelleyen geçici 15. madde dahil tüm yasal düzenlemeler kaldırılmalıdır.
18 Temmuz’da bu ülkeyi on yıllardır darbelerin karanlığına boğmak isteyenlere, hala darbe planı yapmaktan vazgeçmeyenlere karşı sokaktayız.
Ne kadar kalablık olabilirsek, sesimiz ne kadar gür çıkarsa demokrasi o kadar hızlı kazanacağız.
Ergenekon’un üzerine sonuna kadar gidilsin
Ergenekon davasının 3. İddianamesi Savcılar tarafından bu hafta mahkemeye sunuluyor.
Basına sızan bilgilere göre 3. iddianamede iki önemli konuya dair bilgi ve belgeler ortaya konuyor.
Konulardan biri Ergenekon Fırat’ın doğusundaki cinayetleri. JİTEM tarafından işlenenen 60 faili meçhul dosyası açılıyor.
Diğer konu ise Sivas Katliamı hakkındaki yeni belgeler.
İddialara göre Ergenekon savcılarınının elinde katliama ait yeni görüntüler bulunuyor.
Bu görüntülerde JİTEM uzantısı olan Hizbulllah üyeleri provokasyonun başını çekiyor.
