DTP uzun bir yürüyüş başlattı. 9 Temmuz'da İstanbul'da DTP Fatih İlçe binasının önündeki parka 500 araçlık bir konvoyla gelen ve binlerce DTP'li tarafından "Barış elçileri" olarak karşılanan DTP milletvekillerinin başlattığı yürüyüş 1 Eylül'e kadar devam edecek.
PKK 15 Temmuz'da sona erecek ateşkes sürecini 1 Eylül'e kadar uzatacağını açıkladı.
Şimdi sıra hükümette. Şimdi sıra hükümetin adım atmasında.
9 Temmuz'da DTP milletvekili ve Eş başkan Emine Ayna, mitingde yaptığı konuşmada, barışın savaşan taraflar arasında gerçekleşebileceğini başarılı bir şekilde vurguladı. Savaşan taraflardan birisi elini uzatmış durumda. Barış istiyor.
Ama Kürt halkı sadece barış istemiyor. Onurlu bir barış istiyor, adil bir barış adımının atılmasını istiyor.
Her şeyden önce muhatap alınmak, temsilcilerinin muhatap alındığını görmek istiyor. Hükümet ise sanki mecliste DTP'li milletvekilleri yokmuş gibi, Ahmet Türk Tayyip Erdoğan'la randevu talep etmemiş gibi davranıyor.
29 Mart'ta yüz binlerce Kürt oylarını DTP'ye verdi. DTP'ye verilen oylar, barış sürecine verilen oylardı. Barış sürecinde, Kürt sorununun çözümünde Kürt halkının talepleri görülmeden adım atılamayacağının kanıtı olsu 29 Mart yerel seçimleri.
Seçimlerden sonra, Kürt hareketi sakin ve olgun adımlar atmaya başladı. Sürekli olarak barışçıl adımlar attı, atmaya devam ediyor. Hükümet ise bu adımları görmezden geliyor. Hem Cumhurbaşkanı hem de AKP temsilcileri, Kürt sorununda çözüm için tarihi bir fırsatın doğmuş olduğunu söyleseler de, bırakalım tarihi bir adım atmalarını, sıradan, her hangi bir adımdan dahi söz etmek mümkün değil.
Çözüme yönelik tek bir girişimden bile söz etmek mümkün değil.
Tam tersine, çözüm umutlarını artıran konuşmalar yapılırken, aynı anda devlet önce DTP'ye, ardından da KESK'e yönelik operasyonlar yapmaya başladı. Onlarca DTP üyesi gözaltına alındı.
Sınırda ve sınır ötesinde harekâtlar yapıldı, yapılmaya devam ediliyor.
Şimdi, önümüzde altı haftalık bir dönem var.
Altı haftalık bir barış kampanyası dönemi var. DTP'li milletvekillerinin barış turunu tüm gücümüzle desteklemeliyiz. 1 Eylül'ü dev bir barış kampanyası haline getirmek için sosyalistlerin omzuna her zamankinden daha büyük yükler düşüyor. Kürt halkı elinden geleni yapıyor. DTP'li milletvekilleri elinden geleni yapıyor.
Biz de elimizden geleni yapmalıyız. Kürt halkının uzattığı barış elinin sıkılması için, Kürt halkının barış süreci taleplerinin karşılanması için, barış sürecinden Kürt halkının kazanımla çıkması için, her şeyden önce muhatapsız barış olmayacağını bilerek Kürt halkının vekillerinin muhatap olarak kabullenilmesi için mücadele etmeliyiz.
Barış sürecinin önündeki engeller, batıda emekçilerin hareketinin önündeki engellerle bir ve aynı: Milliyetçiler, solda milliyetçiler, Ergenekoncular, darbeciler, savaştan medet umanlar, statükoyu savunanlar, darbe çağrısı yapanlar, askeri vesayeti destekleyenler, faşistler, tüm özgürlüklere düşman olanlar, cumhuriyet değerleri adı altında Kemalizmi savunanlar. Kuşkusuz listenin en başında kirli savaştan beslenenler geliyor.
Bütün dikişleri patlamış olan rejim, Kürt halkının barış taleplerini daha fazla baskı altında tutamaz. Yeter ki Kürt halkına her düzeyde destek olmayı başarabilelim.

Dijital sayı 27 - 11 Mayıs 2021 (pdf)

Dijital sayı 26 - 27 Nisan 2021 (pdf)

Dijital sayı 25 - 6 Nisan 2021 (pdf)

Dijital sayı 24 - 23 Mart 2021 (pdf)

Dijital sayı 23 - 16 Mart 2021 (pdf)

Abone olun

Dostlarımız

Marksist.org

Marksizm 2013

dsip
















Su Hakkı Kampanyası