Türkiye Barış Meclisi toplantısında barış çağrıları bir kez daha dile getirildi. Aysel Tuğluk ve Gülbahar Çiçek'in konuşmaları toplantıya damgasını vurdu.

Kapatılan DTP'nin siyasi yasaklı milletvekili Aysel Tuğluk'a göre barışa yakınız.

"Sadece ve sadece hislerime dayanarak bunu söylüyorum. Barışa çok az kaldı ve ha gayret diyorum. Bu yüzden en son söyleyeceğimi an başta söylemek istiyorum. Lütfen umudunuzu yitirmeyin. Yorgunluk, bıkkınlık hissetmeyelim. Çaba gösterelim ve bu topluma barışla itibar kazandıralım, onore edelim. Türkiye'nin açılım denilen, aslında birçoğumuzun da ne olduğunu anlayamadığı ama geri dönüşü olmayan bir yola girdiğini düşünüyorum. İnanarak söylüyorum ki Kürt hareketi artık kendi çözümünü Türkiye devletine de, siyasi anlayışa da dayatmaktadır. Bundan kaçmamız, bunu ertelememiz artık mümkün değildir. Bu sorunun çözümünü engellemeye hiç kimsenin gücü yetmeyecektir. Açıkça söylüyorum, çözümsüzlük siyasetini izleyenler ya da bunda ısrar edenler, çatışma ve karşıtlıklar üzerinden siyaset yapanlar emin olun ki kaybedeceklerdir. Sandıklarda da kaybedecekler, vicdanlarda da kaybedecekler. Barışın yakınlaştığına inanalım ve bunu hissedelim."

19 Ekim'de Mahmur ve Kandil'den gelen 34 kişilik PKK'li barış grubunun üyesi Gülbahar Çiçek'e göre sorun özgürlük sorunu:

"Bugün yaşadığımız Kürt sorunundan da öte, özgür ve demokratik bir ülkede yaşama sorunudur. Bu insanın anlam arayışına, özgürlük hayallerine saygı duyma sorunudur. Sürü olmaktan kurtulma, özgür bireylerden oluşan özgür bir toplum yaratma sorunudur. Sorun bireysel haklardan çok toplumsal haklarla bağlantılıdır. Halklarımızın bir arada barış içinde yaşama düşünü gerçekleştirmek için bu sorunu artık çözmeliyiz. Silahların bırakılması ve geri dönüşlerin kanıtı olduğu bir barışın sağlanması için Sayın Öcalan'ın İmralı'da hazırladığı yol haritasının açıklanması ve muhataplarına verilmesi başat önem arz ediyor."