Marksizm2010 güz toplantıları, üç gün boyunca binden fazla insanın katılımına sahne oldu. Taksim’de toplantıların yapıldığı yerin 30 metre ilerisinde gerçekleşen intihar eylemi nedeniyle dördüncü günü yapılamayan Marksizm2010’a 12 Eylül referandumu sonrası nihai sonuçlarına varan soldaki yarılma ile Karl Marks’ın devrimci fikirleri damgasını vurdu.

Marksizm2010 güz etkinliklerinin teması “Dünyayı değiştirmek için devrimci fikirler” 3 boyunca gerçekleşen 24 ayrı konuda toplantılarda süren zengin tartışmalarla hayat buldu.

Dünyada yeni-liberal dönemin sonu ve kapitalizmin borç krizi hakkındaki toplantılarda Ali Bilge, Taraf yazarı Cemil Ertem, Öğretim Üyesi Sezai Temelli ve DSİP’tenErkin Erdoğan gibi farklı sosyalist geleneklerden gelen konuşmacılar emekten yana bir çözümün mümkün olduğu vurgusunda ortaklaştı.

Türkiye’deki rejim krizi ve ezilenlerin mücadelesi Marksizm2010 toplantılarında bütün veçheleriyle tartışıldı.

En önemli sorun, Kürt sorunu hakkında konuşan BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız Kürtlerin barış ve çözüm isteğini anlatırken, Günlük gazetesi yazarı Veysi Sarısözen ve DSİP Genel Başkan Yardımcısı Şenol Karakaş ise Kürt halkına koşulsuz destek ve Batı’da barışın sesini yükseltme çağrısı yaptı.

Türkiye’de askeri vesayet rejimin yıkılması ve yeni anayasa tartışmalarına soldan bakan iki önemli isim İstanbul Barosu eski başkanı Yücel Sayman ve DSİP Genel Başkanı Doğan Tarkan, darbeler rejiminin son bulması ve özgürlüklerin tanındığı yeni bir anayasa için mücadele çağrısı yaptı.

1915’ten günümüze gayrimüslimlere karşı yürütülen katliamcı politikalar hakkında Hrant’ın Arkadaşları’ndan Hayko Bağdat, AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Rober Koptaş ve DSİP Genel Başkan Yardımcısı Volkan Akyıldırım ırkçılığa ve her türden milliyetçiliğe karşı mücadele çağrısı yaptı.

“Kemalizm, stalinizm, Türk solu” başlığı altında konuşan Birikim Dergisi Editörü Ömer Laçiner ve Taraf yazarı Roni Margulies, gerçek solun bugüne kadar aynı adı paylaştığı milliyetçilikle yollarını ayırmasının tarihsel bir dönemeç olduğunu vurguladı.

Radikal gazetesi yazarı Oral Çalışlar, EDP Genel Başkan Yardımcısı Erol Katırcıoğlu, ve DSİP’ten Yıldız Önen ise politik İslam’ın işçilerin ve yoksulların içinde yer aldığı bir hareket olduğunu anlatırken başörtüsü yasağını destekleyenlerin solla bir ilgisi olmayacağını vurguladı.

Öğretim üyesi, Taraf yazarı ve aktivist Ferhat Kentel “toplumsal kutuplaşma artıyor” tezlerinin hangi sınıfa hizmet ettiğini anlatırken, B.Ü. Öğretim Üyesi Murat Paker rejim krizine politik psikoloji açısından baktı.

Konuşulmayan bir Türkiye gerçeği de Marksizm2010’da konuşuldu. Mardin’de 2003 yılında 12 yaşındayken aralarında devlet görevlerinin de bulunduğu 28 kişinin tecavüzüne uğrayan N. Ç.’nin davasını anlatan Avukat Eren Keskin devlet eliyle cinsel şiddeti gözler önüne serdi.

Pembe Hayat LGBTT Derneği’nda Barış Sulu ve DSİP’ten Canan Şahin homofobik görüşleri ve nefret suçlarını deşifre ederken, DSİP üyeleri İrem Nur Aksu ve Zeynep Munlafalıoğlu kadının ezilmişliğini sınıflı toplumların ortaya çıkmasından bugüne anlattı.

Peki kapitalizme ve Türkiye’deki çürümüş rejime nasıl son verebiliriz?

Marksizm2010’da Karl Marks’ın devrimci düşüncesi üzerine konuşan K.Ü. Felsefe Bölüm Başkanı ve Felsefelogos Dergisi Editörü Sinan Özbek “insan doğası sosyalizme engeldir” fikrini çürütürken  B.Ü. Öğretim Üyesi ve yazar Bülent Somay, Karl Marks’ın devrimci düşüncesini çarpıcı bir şekilde anlattı.

Marksizm2010’da Şili’de askeri darbeden Fransa’da 1968 hareketine, Lenin’in devlet teorisinden parti anlayışına, Stalinizmin devrimci eleştirisinden troçkizme, Rosa Luksemburg’dan Marksizm ve ekoloji ilişkisine, 1989’da stalinizmin yıkılışında ulusal sorunda marksist yaklaşım gibi pek çok konuda yapılan toplantılarda sosyalizm enine boyuna konuşuldu.

Marksizm2010’da sadece siyaset ve teori değil, bilim ve kültür de konuşuldu. Şair Bejan Matur ile besteci ve aktivist Tolga Tüzün, popüler kültüre yönelik elitist tutumu yerden yere vurdu. Yayıncı Mustafa Aslantunalı Darwin keşfini anlattı.

2010 yılında baharda ve güzde, iki kez yapılan toplam 2 binden fazla dünyayı değiştirmek isteyen insanın katılımıyla gerçekleşen Marksizm2010 toplantıları Türkiye’de gerçek bir sol olduğu kadar bu solun fikri zenginliğini de gözler önüne serdi. Marksizm2010 teorik tartışmaların ötesinde yeni mücadele kuşaklarla soldaki yarılmada tutum olan solun bütün kuşaklarını birleştirdi.