12 Eylül darbesi olan YÖK’ün kuruluş yıldönümü bir çok eyleme sahne oldu.
Antikapitalist Öğrenciler 6 Kasım’da YÖK’ü, anadil ve başörtüsü yasağına, okulların karakola çevrlmesine karşı yürüdü.
İstanbul:
6 Kasım Cumartesi günü saat 17:00'de Galatasaray Lisesi önünde buluşan Antikapitalist Öğrenciler ile Demokrasi ve Özgürlük Gençliği, YÖK'ün kapatılması talebiyle Taksim Meydanı'na kadar yürüdü.
"Anadil ve başörtüsü içeri, polis dışarı" diyerek özerk, demokratik, bilimsel eğitim için YÖK'ün kaldırılmasını isteyen öğrenciler, "Parasız eğitim istiyoruz", "Yetmez, YÖK'ü kaldırın" yazılı dövizler taşıyarak, "YÖK, polis, mobese, edi bese" şeklinde sloganlar attılar.
Coşkulu bir şekilde meydana kadar yürüyen grup adına basın açıklamasını Demokrasi ve Özgürlük Gençliği'nden Ece Yıldız okudu.
Açıklamada, YÖK'ün üniversitelerin özerk, demokratik, bilimsel yapısını ortadan kaldırdığına dikkat çekilirken; eğitim müfredatının cinsiyetçiliğinden ve Fırat'ın doğusunda savaş şiddetlenirken batısında YÖK profesörlerinin şovenizmin teorisyenliğini yaptığından bahsedildi. Başörtüsü yasağının kaldırılmasının ve anadilde eğitimin gerekliliğinin vurgulandığı açıklama, YÖK'ün kaldırılması talebiyle bitiyordu.
İzmir:
Saat 13:00'te Sevinç Pastanesi önünde "Anadilde eğitim, Başörtüsüne Özgürlük" pankartı arkasında buluşan İzmirli Antikapitalist Öğrenciler, ellerinde "Başörtüsü içeri, polis dışarı", "Anadil içeri, polis dışarı", "Yetmez, YÖK'ü kapatın", "Parasız Eğitim İstiyoruz" ve "Özgürlük" yazılı dövizlerle Kıbrıs Şehitleri Caddesi'nde bulunan ÖSYM Hizmet Binası'na yürüdüler. Burada yapılan basın açıklamasını Antikapitalist Öğrenciler adına Çağlayan Akkaya ve Tuba Dişiçürük okudu.
Ankara:
Antikapitalist Öğrenciler, Ankara'da da 6 Kasım günü saat 17:00'de Yüksel Caddesi'nde bir basın açıklaması yaptı. YÖK'ün, 1970'lerde üniversitelerde yükselen öğrenci muhalefetini bastırmak adına, toplumu tepeden şekillendirmek isteyen darbecilerin kurduğu kurumlardan biri olduğu ifade edilirken; 12 Eylül eseri bu kurumun üniversitelerde özelleştirmelerin, 28 Şubat darbesi ile başörtülü kadınların haklarının gasp edilmesinin, anadil hakkına set çekilmesinin aracı olduğu belirtildi.
