Türkiye ekonomisi 2010 yılının ilk 10 ayında yüzde 11.7 oranında büyüdü. Burjuva gazeteleri bu dönemden Türkiye’nin Çin’den sonra en hızlı büyüme gösteren olmasıyla övünüyor. Çin ve Türkiye’nin bir ortak noktası var, her iki ülkenin ekonomileri ucuza işçi çalıştırarak büyüyor.

2008 sonbaharında başlayan küresel krizle birlikte eksiye geçen Türkiye ekonomisi, 2009'un birinci çeyreğinde yüzde 14,5'lik bir oranda daralmıştı. 

Türkiye İstatistik Kurumu’nun yayınladığı rakamlara göre 2010’un ilk on ayında ekonomi yüzde 11.7 oranında büyüdü. Yılsonunda ortalama büyüme rakamının yüzde 6 olacağı öngörülüyor.

TÜİK rakamlarından yola çıkan ekonomi yorumcuları ise hemen hesaplıyor ve kişi başına düşen milli gelirin  8 bin 590 dolardan 9.066 dolara yükseldiğini ileri sürüyor.

Ekonomi büyürken ücretler geriledi
DİSK Araştırma Enstitüsü tarafından yayınlanan bir rapor ise krizin faturasının sanayi ve hizmet sektöründe çalışan işçilere çıkartıldığını gösteriyor:

  • 2010 yılının ilk yarısında sanayi işçilerinin brüt ücretleri yüzde 5.57 oranında geriledi, sanayi sektörünün temelini oluşturan metal sektöründe ise ücretler dörtte bir oranında düştü.
  • Kriz hizmet ve ve Hizmet sektöründe reel ücretler, söz konusu dönemde yüzde 1,31 oranında azalırken, Bilgi ve İletişim sektöründe ücretlerdeki azalma yüzde 12,42’ye ulaştı.
  • Reel ücretlerde en ciddi gerileme yüzde 35 ile Programcılık ve Yayıncılık sektöründe yaşanırken, bu sektörü büro yönetim ve büro destek işleri yüzde 28’lik oranla takip etti.
  • Reklamcılık ve piyasa araştırmaları sektöründe çalışanlar da yüzde 21’lik reel ücret kaybı ile krizden en çok etkilenenler arasında ilk üç sırada yerini aldı.
  • Ulaştırma ve depolamada reel ücretlerde gerileme yüzde 14,47 ile posta ve kurye faaliyetlerinde, yüzde 9,30 ile su yolu taşımacılığında ve %3,38 ile kara taşımacılığında yaşandı.
  • Konaklama ve yiyecek hizmetleri sektöründe de, reel ücretler yüzde 9,19 oranında azaldı. Telekomünikasyon sektöründe çalışanlar krizden %9,25, yayımcılık sektöründe çalışanlar %7,77 oranında etkilendi.
  • Buna karşın reel brüt ücretler, aynı dönem için havayolu taşımacılığında yüzde 44, ticaret işlerinde yüzde 4,23, Hukuk, muhasebe ve idari danışmanlık faaliyetlerinde %11 arttı.

DİSK bu durumu “Türkiye ucuz emek sömürüsünde Avrupa’nın Çin’i olmak yolunda” olarak değerlendirdi. Başbakanın sık sık övündüğü ekonomik büyüme işçi sınıfının ücretlerinin geriletilmesiyle elde ediliyor.

İşçi sınıfı örgütsüz
Krizin en çok vurduğu iki sektörden biri olan sanayi sektöründe işçi sınıfının ezici çoğunluğu örgütsüz. Ücretlerin en fazla gerilediği metal sektöründe üç sendika örgütlü. Büyük sendika Türk-İş’e bağlı Metal-İş. Sendikanın bir kez bile grev yapmazken, eski bakanı Mustafa Özbek Ergenekon’un kasası olarak yargılanıyor. Örgütlü olduğu işyerlerinden 2008’den bu yana krize karşı eylemler yapan DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş ile Hak-İş’e bağlı Öz Çelik-İş az sayıda işyerinde örgütlüler.

Hizmet sektörüne bakıldığında ise yine sendika yok.

Devlette çalışan hizmet işçilerinin yarısından azı KESK, T. Kamu-Sen ve Memur-Sen gibi birbirleriyle kavgalı üç sendikaya üye.

Grev hakkı olmayan kamudaki hizmet işçilerinin sendikaları özel sektördeki hizmet işçileri arasında örgütlenmiyor.

Özel sektörde çalışanların çoğunluğu gibi hizmet sektöründe çalışanlar da sendikasız.

Dünyanın en büyük 12. ekonomisi olan Türkiye kapitalizminde ücretleri geriletilmesi uzun yıllardır işleyen bir kural. İşçiler düşük ücretlerle en aşağı haftada 45 saat, bir çok sektörde ise fiili olarak 72 saate varan ağır çalışma koşullarında yaşıyor.

Bu durumu işçi sınıfının birleşik mücadelesi durdurur. Sendikaların yan yana gelmesi, birlikte mücadele etmesi ve örgütsüz işçileri de örgütlemesinin yolu tabandaki işçilerin basıncından geçiyor. Sendika aktivistlerinin ve sosyalistlerin ucuz emek sömürüsüne, sendikasızlaştırmaya, işsizliğe, iş güvenliğinden yoksunluğa ve sosyal hakların gasbına karşı tabanda kampanya yürüterek işçilerin birleşmesine yardımcı olmalıdır.


Dijital sayı 27 - 11 Mayıs 2021 (pdf)

Dijital sayı 26 - 27 Nisan 2021 (pdf)

Dijital sayı 25 - 6 Nisan 2021 (pdf)

Dijital sayı 24 - 23 Mart 2021 (pdf)

Dijital sayı 23 - 16 Mart 2021 (pdf)

Abone olun

Dostlarımız

Marksist.org

Marksizm 2013

dsip
















Su Hakkı Kampanyası