Muhip Tezcan
Yunanistan'da yapılan erken genel seçimlerde 2 dönemdir iktidarda olan sağcı Yeni Demokrasi Partisi yenilgiye uğradı. Oyların yaklaşık %44'ü, sosyal demokrat çizgideki PASOK'a gitti. Yeni Demokrasi lideri Kostas Karamanlis yenilgi sonrası parti başkanlığından istifa etti. Yeni hükümeti PASOK tek başına kuracak.

Karamanlis'in yenilgisinde pek çok faktör etkili oldu. İktidarı döneminde ortaya çıkan yolsuzluklar güvenilirliğini sarstı. Ancak esas etkili olan faktör, yıllardır uygulanan neoliberal politikaların iflas etmesi oldu. Özellikle eğitim ve sağlık alanında yapılmaya çalışılan özelleştirmeler, patronların hayatı çeşitli "reform"larla kolaylaştırılırken yoksulların daha da yoksullaşmasına neden oldu. Ardından gelen küresel ekonomik kriz emekçileri bir kez daha, büyük bir yoksulluk dalgasına itti. İşsizlik yükseldi.

Alexis'in ölümü ve isyan

Krizin ilk dalgasının hemen ardından gelen Aralık isyanı ülkede esen havayı değiştirdi. Aralık 2008'de, Yunanistan polisinin Alexis isimli bir genci öldürmesiyle patlak veren ve öğrencilerle işçilerin bir araya gelerek hükümeti protesto ettiği olaylar iktidarı önemli ölçüde sallamıştı. Fitili ateşleyen polis şiddeti olsa da hareket hızla hükümetin uyguladığı neoliberal politikaların tümüne karşı bir başkaldırıya dönüşmüştü. Ancak gerek PASOK'un gerekse daha soldaki örgütlerin çoğunun bu isyana ilgisiz kalmaları (hatta Yunanistan Komünist Partisi örneğinde olduğu gibi zaman zaman düşmanca davranmaları) hareketin ileriye taşınmasına engel oldu.

İsyanla birlikte ortaya çıkan radikal hava seçim dönemine kadar korunamasa da Karamanlis'in devrilmiş olması bir kazanım olarak görülebilir. Seçim kampanyası boyunca PASOK, zenginlerden alınacak vergilerin arttırılması ve bunlardan bir fon oluşturularak yoksullara iş imkanı sağlanması gibi, emekçilerden yana bazı vaatlerde de bulundu. Ancak bu vaatleri tutması pek mümkün gözükmüyor. Zira G8, G20, IMF ve DB gibi kapitalizmin kaderini belirleyen toplantılardan görünen o ki kapitalistlerin krizden çıkış için önerdikleri şey, neoliberal politikaların daha da sert bir biçimde uygulanması olacaktır ve PASOK da bundan bağışık değil. Daha önceki iktidar döneminde de PASOK'un emekçilerden yana politikalar üretemediği görülmüştü. Dünyanın pek çok yerindeki "sosyal demokrat" partilerin yaptığı gibi PASOK da neoliberal basınçtan etkilenmeye devam edecek ve emekçiler için ciddi bir alternatif oluşturamayacaktır.

Alternatif

Peki Yeni Demokrasi Partisi'ne göre daha solda duran PASOK'a oy vermek de çözüm olmayacaksa milyonlarca işçi ve emekçinin bu kriz ortamında yapabileceği bir şey yok mu? Bu soruya Yunanistan'daki Sosyalist İşçi Partisi "daha fazla mücadele" yanıtını veriyor. Özellikle rüzgarın soldan esmeye başladığı bu günlerde sosyalistler radikal reform talepleri etrafında kampanyalarına eskisinden de hızlı ve aktif bir biçimde devam etmeliler. İrili ufaklı grev ve benzeri mücadelelerle sürekli dayanışma içinde olmak ve neoliberal politikalara, ırkçılığa, savaşlara karşı emekten ve barıştan yana bir politik hat örmek Yunanistan'daki sosyalistlerin başlıca görevi olacak gibi gözüküyor.

 


Dijital sayı 27 - 11 Mayıs 2021 (pdf)

Dijital sayı 26 - 27 Nisan 2021 (pdf)

Dijital sayı 25 - 6 Nisan 2021 (pdf)

Dijital sayı 24 - 23 Mart 2021 (pdf)

Dijital sayı 23 - 16 Mart 2021 (pdf)

Abone olun

Dostlarımız

Marksist.org

Marksizm 2013

dsip
















Su Hakkı Kampanyası